Şu teknoloji ne güzel şey değil mi? Dünyanın bir ucundaki insanlarla anında iletişim kurabiliyorsunuz. Birçok değerlerimizin yok olmasını sağlasa da teknoloji güzel şeydir.
Önceki sayımızda Zengibar’ın korunmasıyla ilgili bir yazı yazmıştım ve “yazıklar olsun bizlere ve onu koruyamayan herkese demiştim”...Yazımızı okuyan hemşehrilerimizden anında destekler geldi. Zengibar konusunda bir çok kişiyle aynı düşüncede olmak ne güzel. Herkes “birşeyler yapılmalı” diyor “evet bir şeyler yapılmalı ancak bizim gibi ekmeğinin derdine düşmüş sıradan insanlar ne yapabilir ki bunu yetkililer korumalı ve düşünmeliler” derken. İl Kültür Müdürümüzün Bozkır’lı olduğunu öğrendim. Daha önceleri bunu duymuştum ama inanamamıştım çünkü bir Bozkır’lı Kültür Müdürümüz olurda Zengibar’ımıza sahip çıkmaz mı? demiştim ancak bu duyumum internet sayesinde doğrulandı. Yani İl Kültür müdürümüz Bozkır’ımızın Kovanlık köyündenmiş. Buna hem çok sevindim hem şaşırdım. Kovanlık köyüne hiç gitmedim maalesef yolum düşmedi ama ne çok adam yetiştirmiş öğrendikçe hayret ettim doğrusu. Yetişmiş bu insanlarla hemşehrimiz diye gurur duymak isteriz ancak bunun haklı bir yanı olmalı diye düşünüyorum. İl Kültür müdürümüz Bozkır’lı diye övünebilmeyi çok istiyorum. Tabiî ki bunun için müdürümüzün Zengibar’ımızı kazı proğramına aldırması gerekmez mi? Bozkır’lı olunurda Zengibar’dan haberdar olunmaz mı? Haberdar olunurda korunması yönünde bir çalışma yapılmaz mı? Belki müdürümüzün işi başından aşkındır da Zengibar’ımız aklına gelmemiştir ama Belediye Başkanımız ya da AKP ilçe teşkilatımız bunu müdürümüze hatırlatmaz mı? Biz müdürümüzden Bozkır’ımıza torpil geçmesini istemiyoruz isteyemeyiz de. Tek istediğimiz Zengibar’ımıza hak ettiği değeri ve hak ettiği korunmayı sağlamasını istiyoruz hepsi bu. Bu konuda ilçe teşkilatımızın ve başkanı Belediye Başkanımız ya da kimin üstüne görev düşüyorsa onlar gerekeni yapıp bu işin üstüne düşüp müdürümüzle bu konuyu mutlaka görüşmeliler ve korunması için bir an önce faaliyete geçilmesini sağlamalılar. Biraz daha geç kalınırsa zaten bu konu kendiliğinden kapanacak çünkü ortada Zengibar Kalesi diye bir şey kalmayacak. Birkaç yıl önce gidip görenler bile şimdi gittiklerinde eskiden bir şey kalmamış diyorlar. Yani biraz daha el atılmazsa bu sorun kendiliğinden ortadan kalkacak. Sorun diyorum çünkü bazılarına göre bu bir sorun. Şu Zengibar başka bir yerde olsaydı eminim ki çelikten kapılar arkasında korunurdu. Oysa bizler daha doğrusu yetkililer ilgilenmemekte görmezden gelmekte ısrar ediyorlar. İşte şimdi önümüzde bir şans var İl Kültür Müdürümüz hemşehrimiz ve eminim işinden dolayı unuttuğu Zengibar’ımıza bir el atacaktır. Bozkır’ın suyunu içen havasını soluyan bir insan eminim Zengibar Kale’mizin korunması ve kazı çalışmalarının başlanılması için bir şeyler yapacaktır.
Ben umutluyum elbet bir gün Zengibar’ın kıymeti anlaşılacaktır. Tek korkum küçük camekanın arkasında Zengibar kalıntısı diye birkaç taş parçasını çocuklarımıza bırakmaktır umarım o kadar yok olmaz. Olmadan yetişiriz de yeni nesillere kalemizi gerçek haliyle bırakırız torunlarımıza...
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.