İnsanların ihtiyacını karşılaması için mutlaka paraya ihtiyacı vardır. Çoluğunun , çocuğunun nafakasını sağlamak her aile reisinin görevidir.Yalnız bu işi yaparken helal yoldan kazanmaya çalışmak zorundadır çünkü haram yoldan kazanılmış paranın, insanların ahı olan paranın çocukları için zehir zıkkım olacağını bilmelidir.Bu gün hastalıktan sıkıntıdan insanımız kıvranmakta birçoğumuz parayı bir araç olarak görmeyi bıraktık bir amaç oldu para kazanmak.Böyle olunca cebimizin nasıl dolduğu önemli olmamaya başladı artık. Dolsun da nasıl dolarsa dolsun .Yahudi felsefesinde olduğu gibi amaca ulaşmak için her yolu mubah(caiz)görmeye başladık.Sadece gelecek olanı düşünür olduk günü birlik ucuz hesaplar yaptık. Hâlbuki mesele o kadar basit değil.Çünkü haram yoldan elde edilmiş parayla alınan yiyecek içecek evlatlarımızın bedeninde zehir oldu , hasta etti onları verdiğimiz doktor ilaç iğne parası haram yoldan elde ettiğimiz paranın kaç katı bizden çıktı.Tabi ki biz bunun hiç bu yönünü düşünmediğimiz için kendimizce sebepler bulduk.Oysa bir düşünsek evimize getirdiğimiz paranın kaçta kaçı helal.O zaman iş daha başka olurdu.
Türk ve İslam tarihinde bunun örnekleri çoktur.İmam-ı Azam Ebû Hanife kumaş alıp satan bir esnaftır.Yanlışlıkla arızalı bir kumaş sattığı zaman eğer sattığı kişiyi bulamazsa o günkü kazancının tümünü fakirlere dağıtırdı.
Bu gün bırakın yanlışlığı insanlar birkaç kuruş daha fazla kazanmak için bozuk gıda maddeleri üretmekten geri durmuyorlar .Ve işin garibi herkes bu durumdan şikayetçi ama kimse yaptığı yanlıştan vazgeçmiyor. Ha, felsefe şu ben hileli mal üreteyim satayım.Ben çalayım ,çırpayım.Ben aldatayım ama benim malım çalınmasın, bana bozuk mal satılmasın, bana hile yapılmasın .Peki bu mükün mü? İki cihan Peygamberi, Peygamberimiz Hazreti Muhammed (sav) bir hadisinde “men dakka duka yani sen başkasının kapısını çalarsan senin kapın da çalınır” buyuruyor.Sadakada bile kendimizin beğenmediğini başkasına vermemiz gerektiği dinimizin prensiplerindendir.Hal böyle iken kendi çocuklarımıza yedirip içirmeyeceğimiz maddeleri nasıl üretip de başkaların sağlığını tehlikeye atabiliyoruz.
Artık vicdanlarımız cüzdan olmaktan toplum mahvolmadan kurtulmayacak mı .Bu anlayışın tüm topluma zarar verdiğini ne zaman anlayacağız.
İşte Kurban Bayramı geliyor.Kurban kesmek dinimizin vecibelerinden .Gücü yeten herkes gücüne göre bir kurbanlık alıp kesecek etini de yoksullara dağıtıp Allahın verdiği bir görevi yerine getirmenin iç huzurunu yaşayacak.Gelin görün ki aylardan beri gözünü para hırsı bürümüş insanlar Allah için kurban olarak kesilecek hayvanlara bile hormon verip pazarlara sürecekler.Hiç olmazsa Allah rızası için kesilecek bu hayvanlara hormon verip yılda bir kez olsun et yiyecek insanları zehirlemeyin.Biraz insafa merhamete gelin.O kazandığınız paralar zehir olup iç organlarınızı parçalayacak kendinize kötülük yapıyorsunuz , uyanın.
Allah (c.c) bizleri vicdanları cüzdan olmaktan kurtulmuş bir toplum olmayı nasip etsin.Çünkü huzurlu bir toplum olabilmek için başka çaremiz yok (AMİN)
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.