1901 yılında Şemseddin SAMİ tarafından hazırlanan modern anlamdaki ilk geniş kapsamlı Türkçe sözlük olan Kamûs-ı Türkî (Temel Türkçe Sözlük)’de; Sancak, “1. Ucu sivri demirden olup bir yere saplanabilen büyük bayrak, 2. Kenarları saçaklı, üzerinde çeşitli renk ve işaretler bulunan ve bir Askeri birliğin şeref, haysiyet ve gururunu temsil eden bayrak.” şeklinde tanımlanmıştır.
Diğer milletlerden farklı olarak, “Ordu-Millet” ülküsü ile asırlardan beri varlığını sürdüren Kahraman Türk Ordusu’nun ve Milleti’nin en kutsal varlığı hep “Sancak” olmuştur. Büyük Türk Milletince savaşta ve barışta kendisini koruyan, kendi bağrından çıkmış Mehmetçiğe emanet edilen manevi bir varlık olan Sancak, tarihteki bütün Türk Devletleri tarafından mukaddes sayılmıştır. Çünkü Sancak, Türk Milleti ve Türk Ordusu için bağımsızlıktır, namus ve şeref timsalidir.
Türk Milletince namus ve şeref timsali olarak kabul edilen sancaklardan birisi de Bozkırımıza nasip olmuştur. Bu nasiplilik, biz Bozkırlıların en büyük iftihar kaynağı olmalı, bu iftiharımızı göğsümüzü gere gere her ortamda anlatmalı, tanıtmalı ve göstermeliyiz. Bunları yaparken “Bozkır Sancağı” ile ilgili bütün bilgilere sahip olmamız gerekmektedir.
Bozkır Sancağı ile ilgili elde etmiş olduğum ilk bilgileri 2003 yılında yayınlanan “Kültür Diliyle Bozkır”adlı kitabımda yazmış olmama rağmen, ilerleyen zaman içerisinde bu bilgileri tekrar gündeme getirmek ve Bozkır Sancağı ile ilgili elimdeki bilgilerin bütün Bozkırlılarca bilinmesini sağlamayı da kendime bir görev olarak addettim.
Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İslâm Tarihi ve Sanatları Anabilim Dalı, Türk-İslâm Sanatları Bilim Dalı, I. Doktora Seminerini 1995 Yılında Konya’da “Mevlâna Müzesi’ndeki Bir Gurup Sancak ve Süsleme Teknikleri” adlı konu ile hazırlayan ve aslen Konya Kadınhanı ilçesinden olan Dr. Naci BAKIRCI, bu çalışmasının 38., 39., 40., 41., ve 42. sayfalarını “Bozkır Sancağı”na ayırmıştır. Halen Konya Mevlana Müzesi Müdürü olarak görev yapan Dr. Naci BAKIRCI ile tanışmamı sağlayan hemşehrimiz Ramazan Özcan TÜFEKÇİ’ye de ayrıca bu satırlarda teşekkür etmek isterim. Çünkü Bozkır Sancağı ile ilgili bilgi ve fotoğraflara ulaşmamı sağlayan yegâne kaynak Ramazan Özcan TÜFEKÇİolmuştur.
Bozkır Sancağı'nın Genel Görünümü
Konya Mevlâna Müzesi’nde bulunmakta beş sancaktan birisi de Bozkır Sancağı’dır ve bu sancak Konya Bozkır Taburu’na aittir.
Bozkır Sancağı Bilgileri
Bulunduğu Koleksiyon : Mevlâna Müzesi
Envanter No : 3883
Koleksiyona Geliş Tarihi : 27.02.1959
Koleksiyona Geliş Şekli : Konya Mevlevî Dergâhı’ndan nakil.
Koleksiyondaki Yeri : Etnografya Müzesi Deposu.
Tarihi : 1312 R., 1896 M.
Dokunduğu Yer : Taşlıca
Kumaşın Cinsi : Atlas
Süsleme Tekniği : Maraş işi.
Süslemede Kullanılan Malzeme : Sarı sim, beyaz sim, ipek iplik, hazır harç.
Yazı Çeşidi : Celi-sülüs.
Yapan Adı : Hayri Hüseyin
Tanıtımı : Kırmızı atlas kumaştan yapılan sancağın üç kenarı hazır sim harçla çevrilidir. Uçkurluğu iki taraflı olarak hazır yaprak desenli sırma harçla bezenmiştir. Tek yüzlü olan sancağın dört köşesine ay yıldız motifi yerleştirilmiştir. Dört kenarında Arapça yazılar bulunan sancağın ortasına bir tuğra ile Tanzimat’ın Arması yerleştirilmiştir.
Köşelerdeki ay yıldız motiflerinin ayları üç bölümlü olarak sarı simli telle; yıldızlar ise beyaz simli telle Maraş işi tekniğinde işlenmiştir.
Sancağın üst kenarına yakın yerde, sarı simle Arapça olarak “el-Cennetu tahte zilalu’l- suyûf ”yazılıdır.
Alt kenara ise üç sıra halinde sarı sırma ile “Taşlıca mamulâtı, Hayri Hüseyin”
İkinci satıra “Nizamiye yetmişinci alayın dördüncü taburu kur’ası sene 1312 rumi” yazılmıştır.
Sancağın uçkurluk tarafına birinci satırda sim sırma ile “Konya Vilayeti Bozkır Kasabası”, ikinci satırda beyaz sim sırma ile “Belviran nahiyesindeki Ak Türbeye vakıftır.” (Belviran adı ile şimdiki Sarıoğlan Kasabası kastedilmektedir)
Üçüncü satıra ise sarı sırma ile ters olarak Maraş işi tekniğinde “ Nasrun min Allah ve fethan garîb”Ayeti Kerimesi yazılmıştır.
Sancağın uç tarafında ise, birinci sırada sarı sim ile “İnna fetahnâ leke fethan mübinan”
İkinci sırada sim ile Maraş işi tekniğinde “Padişahım çok yaşa” yazılmıştır.
Sancağın ortasında, içten dairevi dıştan kartuşlu madalyon içerisine beyaz sırma ile tuğra yerleştirilmiştir. Tuğrada “el-Gazi Abdülhamit bin Abdülmecid Han el-Muzaffer daiman” yazılıdır. Madalyon beyaz ve sarı telli simlerle atlamalı olarak sarma tekniğinde bezenmiştir. Madalyonun kaide kısmını oluşturan kısımlar ile bitkisel yapraklar pembe, açık sarı, yeşil, kahverengi, çimen yeşili rengindeki ipek iplikle sarma tekniğinde işlenmiştir.
Sancağın arka yüzüne de geçen yazılar ve bezemeler ikiyüzlü olarak yapılmıştır.
Çanakkale Savaşlarına ait resimlerdeki sancaklar incelendiğinde Mevlâna Müzesi’nde bulunan sancaklarla benzerlikler taşıdığını belirten ve bu bilgilere ulaşmamızı sağlayanlara tekrar teşekkür ediyor,Bozkırlılara şeref, haysiyet ve gurur timsali bir Sancak veren Allahımıza da şükrediyorum.
Diğer milletlerden farklı olarak, “Ordu-Millet” ülküsü ile asırlardan beri varlığını sürdüren Kahraman Türk Ordusu’nun ve Milleti’nin en kutsal varlığı hep “Sancak” olmuştur. Büyük Türk Milletince savaşta ve barışta kendisini koruyan, kendi bağrından çıkmış Mehmetçiğe emanet edilen manevi bir varlık olan Sancak, tarihteki bütün Türk Devletleri tarafından mukaddes sayılmıştır. Çünkü Sancak, Türk Milleti ve Türk Ordusu için bağımsızlıktır, namus ve şeref timsalidir.
Türk Milletince namus ve şeref timsali olarak kabul edilen sancaklardan birisi de Bozkırımıza nasip olmuştur. Bu nasiplilik, biz Bozkırlıların en büyük iftihar kaynağı olmalı, bu iftiharımızı göğsümüzü gere gere her ortamda anlatmalı, tanıtmalı ve göstermeliyiz. Bunları yaparken “Bozkır Sancağı” ile ilgili bütün bilgilere sahip olmamız gerekmektedir.
Bozkır Sancağı ile ilgili elde etmiş olduğum ilk bilgileri 2003 yılında yayınlanan “Kültür Diliyle Bozkır”adlı kitabımda yazmış olmama rağmen, ilerleyen zaman içerisinde bu bilgileri tekrar gündeme getirmek ve Bozkır Sancağı ile ilgili elimdeki bilgilerin bütün Bozkırlılarca bilinmesini sağlamayı da kendime bir görev olarak addettim.
Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İslâm Tarihi ve Sanatları Anabilim Dalı, Türk-İslâm Sanatları Bilim Dalı, I. Doktora Seminerini 1995 Yılında Konya’da “Mevlâna Müzesi’ndeki Bir Gurup Sancak ve Süsleme Teknikleri” adlı konu ile hazırlayan ve aslen Konya Kadınhanı ilçesinden olan Dr. Naci BAKIRCI, bu çalışmasının 38., 39., 40., 41., ve 42. sayfalarını “Bozkır Sancağı”na ayırmıştır. Halen Konya Mevlana Müzesi Müdürü olarak görev yapan Dr. Naci BAKIRCI ile tanışmamı sağlayan hemşehrimiz Ramazan Özcan TÜFEKÇİ’ye de ayrıca bu satırlarda teşekkür etmek isterim. Çünkü Bozkır Sancağı ile ilgili bilgi ve fotoğraflara ulaşmamı sağlayan yegâne kaynak Ramazan Özcan TÜFEKÇİolmuştur.
Bozkır Sancağı'nın Genel Görünümü
Konya Mevlâna Müzesi’nde bulunmakta beş sancaktan birisi de Bozkır Sancağı’dır ve bu sancak Konya Bozkır Taburu’na aittir.
Bozkır Sancağı Bilgileri
Bulunduğu Koleksiyon : Mevlâna Müzesi
Envanter No : 3883
Koleksiyona Geliş Tarihi : 27.02.1959
Koleksiyona Geliş Şekli : Konya Mevlevî Dergâhı’ndan nakil.
Koleksiyondaki Yeri : Etnografya Müzesi Deposu.
Tarihi : 1312 R., 1896 M.
Dokunduğu Yer : Taşlıca
Kumaşın Cinsi : Atlas
Süsleme Tekniği : Maraş işi.
Süslemede Kullanılan Malzeme : Sarı sim, beyaz sim, ipek iplik, hazır harç.
Yazı Çeşidi : Celi-sülüs.
Yapan Adı : Hayri Hüseyin
Tanıtımı : Kırmızı atlas kumaştan yapılan sancağın üç kenarı hazır sim harçla çevrilidir. Uçkurluğu iki taraflı olarak hazır yaprak desenli sırma harçla bezenmiştir. Tek yüzlü olan sancağın dört köşesine ay yıldız motifi yerleştirilmiştir. Dört kenarında Arapça yazılar bulunan sancağın ortasına bir tuğra ile Tanzimat’ın Arması yerleştirilmiştir.
Köşelerdeki ay yıldız motiflerinin ayları üç bölümlü olarak sarı simli telle; yıldızlar ise beyaz simli telle Maraş işi tekniğinde işlenmiştir.
Sancağın üst kenarına yakın yerde, sarı simle Arapça olarak “el-Cennetu tahte zilalu’l- suyûf ”yazılıdır.
Alt kenara ise üç sıra halinde sarı sırma ile “Taşlıca mamulâtı, Hayri Hüseyin”
İkinci satıra “Nizamiye yetmişinci alayın dördüncü taburu kur’ası sene 1312 rumi” yazılmıştır.
Sancağın uçkurluk tarafına birinci satırda sim sırma ile “Konya Vilayeti Bozkır Kasabası”, ikinci satırda beyaz sim sırma ile “Belviran nahiyesindeki Ak Türbeye vakıftır.” (Belviran adı ile şimdiki Sarıoğlan Kasabası kastedilmektedir)
Üçüncü satıra ise sarı sırma ile ters olarak Maraş işi tekniğinde “ Nasrun min Allah ve fethan garîb”Ayeti Kerimesi yazılmıştır.
Sancağın uç tarafında ise, birinci sırada sarı sim ile “İnna fetahnâ leke fethan mübinan”
İkinci sırada sim ile Maraş işi tekniğinde “Padişahım çok yaşa” yazılmıştır.
Sancağın ortasında, içten dairevi dıştan kartuşlu madalyon içerisine beyaz sırma ile tuğra yerleştirilmiştir. Tuğrada “el-Gazi Abdülhamit bin Abdülmecid Han el-Muzaffer daiman” yazılıdır. Madalyon beyaz ve sarı telli simlerle atlamalı olarak sarma tekniğinde bezenmiştir. Madalyonun kaide kısmını oluşturan kısımlar ile bitkisel yapraklar pembe, açık sarı, yeşil, kahverengi, çimen yeşili rengindeki ipek iplikle sarma tekniğinde işlenmiştir.
Sancağın arka yüzüne de geçen yazılar ve bezemeler ikiyüzlü olarak yapılmıştır.
Çanakkale Savaşlarına ait resimlerdeki sancaklar incelendiğinde Mevlâna Müzesi’nde bulunan sancaklarla benzerlikler taşıdığını belirten ve bu bilgilere ulaşmamızı sağlayanlara tekrar teşekkür ediyor,Bozkırlılara şeref, haysiyet ve gurur timsali bir Sancak veren Allahımıza da şükrediyorum.
Köşe Yazarı:Ali Ülvi Ülker
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.