Şeyh Edebali aslen Karamanlı’dır. İlk tahsilini memleketinde yapan Edebali, tahsilini Şam’da tamamlar. Tefsir, hadis, tasavvuf ve özellikle İslam hukukunda ihtisas sahibidir. Hz Mevlana gibi zamanın büyüklerinin sohbetlerinde bulunur. Osmanlı Devletinin kurucusu Sultan Osman Gazinin kayınpederidir. Dogum tarihi kesin olmamakla birlikte, Miladi 1206 yıllarında doğduğu tahmin edilmektedir. Takva sahibi, örnek mal mülk sahibi bir zat olan Edebali, Eskişehir yakınlarında itburnu denilen köyde yaşamış, yaptırmış olduğu zaviyede örgenci yetiştirir ve halkı irşad ederdi, Anadolu’daki Ahilerle yakın münasebeti olan Edebali’yi Osman Bey sık sık ziyaret eder ve sohbetlerinde bulunurdu.
Yine Osman Beyin Zaviyede bulunduğu bir gece, gördüğü rüya üzerine Edebali, kızı Mal Hatunu Osman beye nikâhlar ve görmüş olduğu rüyayı da şöyle tabir eder: Sen babadan sonra Bey olacak kızım Mal Hatun’la evleneceksin! Sizin asil ve temiz soyunuzdan nice padişahlar gelecek, onlar nice devletleri bir çatı altında toplayacaklar. Allahü Teâlâ, nice insanların huzur ve saadete kavuşmasına Din-i İslam la şereflenmesine senin soyunu vesile edecektir. Uzun bir ömür süren Edebali 726 H. 1325-26 yıllarında 120 yaşlarında vefat eder. Cenazesi Bilecik’e zaviyesinin yanına defnedilmiştir.
EY OĞUL! Beysin! Bundan sonra öfke bize: uysallık sana!.Güceniklik bize, gönül almak sana.. Suçlamak bize katlanmak sana!.Acizlik bize,yanılgı bize!.hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar,uyumsuzluklar,anlaşmazlıklar bize.. Adalet sana..Kötü göz,şom ağız,haksız yorum bize..Bağışlama sana..Bundan sonra bölmek bize..Bütünlemek sana..Üşengeçlik bize, uyarmak,gayretlendirmek,şekillendirmek sana..
EY OĞUL! Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı, Allah Teâlâ yardımcın olsun. Beyliğini mübarek kılsın. Hak yoluna yararlı etsin. Işığını parlatsın. Uzaklara iletsin. Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalp versin. Sen ve arkadaşlarınız kılıçla, bizim gibi dervişler ise düşünce, fikir ve dualarla bize vaat edilenin önünü açmalıyız. Tıkanıklığı giderip temizlemeliyiz.
OĞUL! Güçlü,kuvvetli,akıllı ve kelamlısın.Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin..Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder.Bunun için daima sabırlı,sebatkar ve iradene sahip olasın!..Sabır çok önemlidir.Bir bey sabretmesini bilmelidir.Vaktinden önce çiçek açmaz.Ham armut yenmez!..yense bile böğründe kalır.Bilgisiz kılıç da, tıpkı ham armut gibidir.Milletin,kendi irfanın içinde yaşasın Ona sırt çevirme.Her zaman duy varlığını.Toplumu yönetende,diri tutan da bu irfandır.
İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler. Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş gizlilikler, bilinmeyenler, ancak senin faziletin ve adaletinle gün ışığına çıkacaktır. Ananı ve atanı say! Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin. Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! Gördün, söyleme; bildin deme! Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir…
Şu üç kişiye, yani cahiller arasındaki âlime, zengin iken fakir düşene ve hatırlı iken, itibarını kaybedene acı! Unutma ki yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir. Haklı olduğun mücadelenden korkma! Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli, korkusuz, pervasız, kahraman ve gözü pek derler.
En büyük zafer nefsini tanımaktır.Düşman,insanın kendisidir.Dost ise nefsi tanıyanın kendisidir.Ülke, idare edenin,oğulları ve kardeşleriyle bölüştüğü ortak malı değildir.Ülke sadece idare edene aittir.Ölünce yerine kim geçerse ülkenin idaresi onun olur.Vaktiyle yanılan atalarımız,sağlıklarında devletlerini,oğulları ve kardeşleri arasında bölüştüler.Bunun içindir ki, yaşayamadılar..
Bu nasihat Osmanlıyı 600 sene yaşatmıştır. İnsan bir kere oturdu mu, yerinden kolay kolay kalkmaz.Kişi kımıldamayınca uyuşur.Uyuşunca laflamaya başlar.Laf dedikoduya dönüşür.Dedikodu başlayınca da gayri iflah etmez.Dost düşman olur;düşman canavar kesilir!..Kişinin gücü,günün birinde tükenir,ama bilgi yaşar.Bilginin ışığı,kapalı gözlerden bile içeri sızar,aydınlığa kavuşturur.Hayvan ölür, semeri kalır;insan ölür eseri kalır.Gidenin değil bırakmayanın ardından ağlamalı..Bırakanın da bıraktığı yerden devam etmeli. . Savaşı sevmem. Kan akıtmaktan hoşlanmam. Yine de, bilirim ki kılıç kalkıp inmelidir. Fakat bu kakıp iniş yaşatmak için olmalıdır. Hele kişinin kişiye kılıç indirmesi bir cinayettir. Bey memleketten öte değildir. Bir savaş, yalnızca bey için yapılmaz. Durmaya, dinlenmeye hakkımız yok. Çünkü zaman yok, süre az!
Yalnızlık korkanadır. Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi, başkasına danışmaz. Yalnız başına kalsa da! Yeter ki toprağın tavda olduğunu bilebilsin. Sevgi davanın esası olmalıdır. Sevmek ise, sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek te sevilmez! Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez.
Osman! Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın! Tanrı Türkü Korusun ve Yüceltsin! Amin..
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.