“Hocam; eskiden bizim zamanımızda okul korkusu mu vardı sanki. Okula gitmeyeceğim mi dedin, doğru koyun keçi gütmeye gönderirlerdi. Şimdiki çocuklarda çok mızmız canım, her şeyden korkar oldular…” (Bir Veli)
Doğru, eskiden okul korkusu da, okulda, okuyacak öğrencide yoktu. Oysa günümüzde hepsi olunca doğal olarak okul korkusu da oldu.
Peki, nedir bu okul korkusu?
Okul korkusu, çocuğun şiddetli bir endişeyle okula gitmeyi ve okulda kalmayı reddetmesi, okula karşı isteksiz olması demektir.
Okul korkusu, çocuğun okula gitme zamanı gelince açık anksiyete ve panik durumlarının görülmesidir.
Okul Korkusunun Sebepleri:
Okula yeni başlayan anasınıfı ve 1. sınıf çocukların okul korkusunun temelinde; yeni bir ortam, anneden ayrılma, içe kapanıklık, bağımlı kişilik, kalabalık korkusu gibi sebepler yatmaktadır.
Ergenlik döneminin başlangıcı olan 11–14 yaşlarındaki çocukların okul korkusunun temelinde de başarısızlık, olumsuz arkadaş ilişkileri, öğretmen tutumları, aile içi iletişim, şiddet, kavga gibi nedenler yatmaktadır.
Lise öğrencisinde görülen okul korkusunun temelinde ise psikolojik ve ruhsal sorunlar yatmaktadır.
Çocuğun Şikâyetleri:
Okula gitme zamanı yaklaştıkça çocuğun baş ağrısı, karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, mızmızcılık ve tedirginliği artacaktır. Okula gitmesi için çocuk zorlandıkça, kaygıları artacağı gibi huysuzlanması, bağırması ve ağlaması da artacaktır.
Ailesi tarafından yapılan korkutmalar, dayaklar, alttan almalar ve yalvarıp yakarmalar fayda sağlamayacaktır. Bu durumu gören aileler çocukların sıkıntılarının fizyolojik bir rahatsızlık olarak algıladıkları için çocuğun okula gitmemesine izin verilir. Okula gitmeyeceğini anlayan çocuğun bütün ağrıları birden geçer ve hiçbir şey olmamış gibi günlük hayatına devam eder.
Okul Korkusu için Anne Babalar Ne Yapmalı?
1. Çocuğun evde kalış süresi uzadıkça okula dönüşte o oranda güçleşeceği için çocuğa; okula gitme konusunda ödün verilmemeli.
2. Nasıl ki dişi ağrıyan kişinin dişçiye gitmekten başka çaresi olmadığı gibi, çocuğunda okula gitmekten başka çaresinin de olmadığı anlatılmalı.
3. Çocuğun şikâyetleri ne kadar çok olursa olsun, çocuğu okula götürmek çözümün yarısıdır.
4. Çocuğun ilk günlerdeki şikâyetleri anne-babasının okula gitme konusundaki kararlı ve tutarlı tutumu karşısında zamanla azalacaktır.
5. Çocuk sınıfa girmek istemese de çocuğu eve götürmek yerine okulun bahçesinde kalması sağlanmalı.
6. Çocuğun okul korkusu, ayıplanmadan, eleştirilmeden ve başka çocuklarla kıyaslanmadan saygı duyulmalı.
7. Çocuğun okul korkusunun temelinde ailevi bir sebep varsa çocukla olumlu bir iletişim kurularak birlikte değerlendirilmeli.
8. Çocuğun okul korkusunun temelinde okulla ilgili bir problemi varsa öğretmeni ve okul idaresi ile işbirliği içinde olunmalı.
9. Bütün bunlara rağmen hala çocuğun okul korkusu devam ediyorsa okullardaki Rehber Öğretmenlerden (Psikolojik Danışman) yardım alınmalı.
Sonuç olarak okul korkusu olan çocuğa bağırıp çağırmadan, yalvarıp yakarmadan okula gitmekten başka çaresi olmadığını anlatmanız ve davranışlarınızla da kararlı ve tutarlı bir şekilde göstermeniz yeterli olacaktır.
Doğru, eskiden okul korkusu da, okulda, okuyacak öğrencide yoktu. Oysa günümüzde hepsi olunca doğal olarak okul korkusu da oldu.
Peki, nedir bu okul korkusu?
Okul korkusu, çocuğun şiddetli bir endişeyle okula gitmeyi ve okulda kalmayı reddetmesi, okula karşı isteksiz olması demektir.
Okul korkusu, çocuğun okula gitme zamanı gelince açık anksiyete ve panik durumlarının görülmesidir.
Okul Korkusunun Sebepleri:
Okula yeni başlayan anasınıfı ve 1. sınıf çocukların okul korkusunun temelinde; yeni bir ortam, anneden ayrılma, içe kapanıklık, bağımlı kişilik, kalabalık korkusu gibi sebepler yatmaktadır.
Ergenlik döneminin başlangıcı olan 11–14 yaşlarındaki çocukların okul korkusunun temelinde de başarısızlık, olumsuz arkadaş ilişkileri, öğretmen tutumları, aile içi iletişim, şiddet, kavga gibi nedenler yatmaktadır.
Lise öğrencisinde görülen okul korkusunun temelinde ise psikolojik ve ruhsal sorunlar yatmaktadır.
Çocuğun Şikâyetleri:
Okula gitme zamanı yaklaştıkça çocuğun baş ağrısı, karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, mızmızcılık ve tedirginliği artacaktır. Okula gitmesi için çocuk zorlandıkça, kaygıları artacağı gibi huysuzlanması, bağırması ve ağlaması da artacaktır.
Ailesi tarafından yapılan korkutmalar, dayaklar, alttan almalar ve yalvarıp yakarmalar fayda sağlamayacaktır. Bu durumu gören aileler çocukların sıkıntılarının fizyolojik bir rahatsızlık olarak algıladıkları için çocuğun okula gitmemesine izin verilir. Okula gitmeyeceğini anlayan çocuğun bütün ağrıları birden geçer ve hiçbir şey olmamış gibi günlük hayatına devam eder.
Okul Korkusu için Anne Babalar Ne Yapmalı?
1. Çocuğun evde kalış süresi uzadıkça okula dönüşte o oranda güçleşeceği için çocuğa; okula gitme konusunda ödün verilmemeli.
2. Nasıl ki dişi ağrıyan kişinin dişçiye gitmekten başka çaresi olmadığı gibi, çocuğunda okula gitmekten başka çaresinin de olmadığı anlatılmalı.
3. Çocuğun şikâyetleri ne kadar çok olursa olsun, çocuğu okula götürmek çözümün yarısıdır.
4. Çocuğun ilk günlerdeki şikâyetleri anne-babasının okula gitme konusundaki kararlı ve tutarlı tutumu karşısında zamanla azalacaktır.
5. Çocuk sınıfa girmek istemese de çocuğu eve götürmek yerine okulun bahçesinde kalması sağlanmalı.
6. Çocuğun okul korkusu, ayıplanmadan, eleştirilmeden ve başka çocuklarla kıyaslanmadan saygı duyulmalı.
7. Çocuğun okul korkusunun temelinde ailevi bir sebep varsa çocukla olumlu bir iletişim kurularak birlikte değerlendirilmeli.
8. Çocuğun okul korkusunun temelinde okulla ilgili bir problemi varsa öğretmeni ve okul idaresi ile işbirliği içinde olunmalı.
9. Bütün bunlara rağmen hala çocuğun okul korkusu devam ediyorsa okullardaki Rehber Öğretmenlerden (Psikolojik Danışman) yardım alınmalı.
Sonuç olarak okul korkusu olan çocuğa bağırıp çağırmadan, yalvarıp yakarmadan okula gitmekten başka çaresi olmadığını anlatmanız ve davranışlarınızla da kararlı ve tutarlı bir şekilde göstermeniz yeterli olacaktır.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.