Hadimliler, soyadından ve konuşmalarından dolayı kendisine “ Şeker Hoca” derler. Adı; Mustafa’dır. Hadim-Gezlevi’ de 1945 yılında doğar. Sarı çavuşlar sülalesindendir. Babası; Ali, annesi; Sokulu Fatma dır. Altı erkek kardeşi vardır.
İlk dini bilgilerini mahalle hocasından alır. Eğitmen Hilmi, Hadimli Cevat ve Mustafa Özsarı ilkokulda öğretmenleridir. Daha sonra Gezlevili Bülbül Hoca ve Hacıyunuslarlı Nazif hocadan kıraat ilmi okur. Gerezli Ahmet Dursun’ dan Arapça, sarf,Hacıveyisle beraber okuyan,Mehmet Akyıldız hocadan Kur’an-ı kerim,Arapça ve diğer bilgileri alır.1960 yılında Halit Zıvlak’ın önerisiyle Konya İmam Hatip’e kayıt olur.Abdülmecit Ünlükul ve Hasan Vural’dan dersler alır.1967-68’de mezun olur.Konya müsevviti Gezlevili Mehmet Ulucan’dan da Arapça dersleri alır.1968 yılında Manisa Göktaşlı’ya İmam Hatip olarak atanır.Bu arada Hadim-Hocalarlı Şabanların kızı Meryem’le evlenir.1969-73 Yıllarında İzmir Yüksek İslam Enstitüsünü bitirir.Oradaki hocalarını hiç unutmayan Şeker Hoca ,onlara dualarını hiç eksik etmez.Bu hocalar:İbrahim Hariri,Ahmet Gül,Ali Yardım(Hadis), Diyarbakırlı Fuat Edip Baksı(Edebiyat), Ayhan Altınkoçlar(Müzik),Hayrettin Karaman,Mehmet Ali Sarı ve daha diğerleridir.
18 Temmuz 1978 Hadim’e tayin olur. Hadim’de fahri vaizliğin yanında, Müftü vekilliği görevinde bulunur, liselerde Din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine girer. Diyanetin yurt dışı sınavlarını başarı ile kazanır. Kıbrıs –Girne-Lapta’ da 3 yıl 3ay görev yapar. Hadim’e dönünce başka bir sınav sonunda tekrar yurt dışı, Fransa’nın Paris bölgesi Charbourg’ ta 6 yıl görev yapar.1997 yılında Türkiye’ye döner. Burada az bir süre daha görevde kalarak, 1997 Ağustos’unda emekli olur. Emekli olmasına rağmen gelen istekleri kıramayarak yine Paris’e gidip 3 yıl daha çalışır. Daha sonra yurda dönüşünden sonra eşiyle beraber hacca gitti. Dönüşte Hadim’e yerleşti.
Güler yüzlülüğü, sohbetleri ile tanınan Şeker Hoca, şiir yazmayı, doğayı ve hayvanları çok sever, onlarla iç içe olmaktan büyük haz alır. Bahçecilik ve kuzu gütmek en sevdiği çabalardan biridir. Elinden gözlüğü ve kitaplarını hiç eksik etmez. Şehre gittiği zamanlar ilk ziyaret ettiği yerler kitapçılardır. En yeni kitapları hemen satın alır, doğruca bahçesindeki evine götürür, boşta kalan zamanlarda bunları okur, Çok geniş bir kütüphanesi vardır. Hafızası çok güçlü, geçmişte kalan önemli şeyleri saatine kadar hatırlar. Bazı klişeleşmiş cümleleri vardır. En çok kullandığı iki cümlesi çok meşhurdur birisi: “İnsan da gocuyor(Yaşlanıyor), denedim ve tecrübe ettim “ diğeri ise “Cemaat nasıl” şeklindedir. Sesi’nin güzel olması ile ön plana çıkan hocamız, ezan ve kuran okurken bir başka güzel okuyor. Müftülükte kalma seçeneğini tabiata olan sevgisinden dolayı imam hatip olmadan yana kullandı. Şuan Hadim’in Hocalar mahallesinde kiraz bahçesi ile vakit geçiriyor. Şeker Hoca, Musa yeri denen mevkide bulunan bahçesinde, yüksek rakımlı mütevazı evinde kitaplardan biran olsun ayrılmıyor. Gelenlerle derin sohbetlerini sürdürüyor. Rahmetli, Bozkırlı müftü Ali Güzeldülger’i yakın arkadaşı olması nedeniyle yâd ediyor. Yaşayan bazı ünlü arkadaşlarının ismini de anmadan geçemiyor. Bunlardan öne çıkanları: Bülent Arınç ve Kazım Yetiş ‘tir. Hacıveyiszade, Tahir Büyükkörükçü, Mustafa Ateş, Şeyh Nazım Kıbrısi, Hayrettin Karaman gibi değerli hocalarla da yakından tanıştığını bizim aracılığımızla saygıyla andığını sözlerine ekledi.
Evli ve iki erkek ve bir kızı olan hocamıza Allah uzun ömürler versin.
İlk dini bilgilerini mahalle hocasından alır. Eğitmen Hilmi, Hadimli Cevat ve Mustafa Özsarı ilkokulda öğretmenleridir. Daha sonra Gezlevili Bülbül Hoca ve Hacıyunuslarlı Nazif hocadan kıraat ilmi okur. Gerezli Ahmet Dursun’ dan Arapça, sarf,Hacıveyisle beraber okuyan,Mehmet Akyıldız hocadan Kur’an-ı kerim,Arapça ve diğer bilgileri alır.1960 yılında Halit Zıvlak’ın önerisiyle Konya İmam Hatip’e kayıt olur.Abdülmecit Ünlükul ve Hasan Vural’dan dersler alır.1967-68’de mezun olur.Konya müsevviti Gezlevili Mehmet Ulucan’dan da Arapça dersleri alır.1968 yılında Manisa Göktaşlı’ya İmam Hatip olarak atanır.Bu arada Hadim-Hocalarlı Şabanların kızı Meryem’le evlenir.1969-73 Yıllarında İzmir Yüksek İslam Enstitüsünü bitirir.Oradaki hocalarını hiç unutmayan Şeker Hoca ,onlara dualarını hiç eksik etmez.Bu hocalar:İbrahim Hariri,Ahmet Gül,Ali Yardım(Hadis), Diyarbakırlı Fuat Edip Baksı(Edebiyat), Ayhan Altınkoçlar(Müzik),Hayrettin Karaman,Mehmet Ali Sarı ve daha diğerleridir.
18 Temmuz 1978 Hadim’e tayin olur. Hadim’de fahri vaizliğin yanında, Müftü vekilliği görevinde bulunur, liselerde Din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine girer. Diyanetin yurt dışı sınavlarını başarı ile kazanır. Kıbrıs –Girne-Lapta’ da 3 yıl 3ay görev yapar. Hadim’e dönünce başka bir sınav sonunda tekrar yurt dışı, Fransa’nın Paris bölgesi Charbourg’ ta 6 yıl görev yapar.1997 yılında Türkiye’ye döner. Burada az bir süre daha görevde kalarak, 1997 Ağustos’unda emekli olur. Emekli olmasına rağmen gelen istekleri kıramayarak yine Paris’e gidip 3 yıl daha çalışır. Daha sonra yurda dönüşünden sonra eşiyle beraber hacca gitti. Dönüşte Hadim’e yerleşti.
Güler yüzlülüğü, sohbetleri ile tanınan Şeker Hoca, şiir yazmayı, doğayı ve hayvanları çok sever, onlarla iç içe olmaktan büyük haz alır. Bahçecilik ve kuzu gütmek en sevdiği çabalardan biridir. Elinden gözlüğü ve kitaplarını hiç eksik etmez. Şehre gittiği zamanlar ilk ziyaret ettiği yerler kitapçılardır. En yeni kitapları hemen satın alır, doğruca bahçesindeki evine götürür, boşta kalan zamanlarda bunları okur, Çok geniş bir kütüphanesi vardır. Hafızası çok güçlü, geçmişte kalan önemli şeyleri saatine kadar hatırlar. Bazı klişeleşmiş cümleleri vardır. En çok kullandığı iki cümlesi çok meşhurdur birisi: “İnsan da gocuyor(Yaşlanıyor), denedim ve tecrübe ettim “ diğeri ise “Cemaat nasıl” şeklindedir. Sesi’nin güzel olması ile ön plana çıkan hocamız, ezan ve kuran okurken bir başka güzel okuyor. Müftülükte kalma seçeneğini tabiata olan sevgisinden dolayı imam hatip olmadan yana kullandı. Şuan Hadim’in Hocalar mahallesinde kiraz bahçesi ile vakit geçiriyor. Şeker Hoca, Musa yeri denen mevkide bulunan bahçesinde, yüksek rakımlı mütevazı evinde kitaplardan biran olsun ayrılmıyor. Gelenlerle derin sohbetlerini sürdürüyor. Rahmetli, Bozkırlı müftü Ali Güzeldülger’i yakın arkadaşı olması nedeniyle yâd ediyor. Yaşayan bazı ünlü arkadaşlarının ismini de anmadan geçemiyor. Bunlardan öne çıkanları: Bülent Arınç ve Kazım Yetiş ‘tir. Hacıveyiszade, Tahir Büyükkörükçü, Mustafa Ateş, Şeyh Nazım Kıbrısi, Hayrettin Karaman gibi değerli hocalarla da yakından tanıştığını bizim aracılığımızla saygıyla andığını sözlerine ekledi.
Evli ve iki erkek ve bir kızı olan hocamıza Allah uzun ömürler versin.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.