Recent Comments

BU GEMİNİN YEGANE KAPTANI SENSİN….

“Tarih, yüzyıllar içinde ender olarak dahi yaratır. Çağımızda o dahi Türk Milleti'ne nasip olmuştur. Ben O'na yenildim, başkasına değil!” L. George,
Osmanlı artık dar boğazlara sığmayan büyük bir gemiydi. Bu geminin fethettiği yerlerde hükümranlık kuranların kini de gemi kadar büyüktü.  Gün oldu, bu kinliler Osmanlının  geçemeyeceği, geri dönemeyeceği bir boğaza gelmesini sağladılar. Gemi hiç ummadığı ihanetlere uğramış kayalıklara çarpmıştı. Gemi batacaktı. İki ihtimal vardı gemidekiler için. Ya kendilerine dünyanın 1/3'ünü fethettiren bu gemi gibi onuru  ile batıp, kurda, kuşa yem olacaklardı. Ya da geminin sağlam olan salına binip kıyıya çıkacak ve yeniden daha büyük gemiler inşa edip dünyayı yeniden fethetme şansları olacaktı. Bir karar vermek zorundaydı kaptan. Sal yola çıkacaktı.Küçük bir gemiydi bu sal. Kaptan  dünyadaki her sahilde öldürülmek istenen birisi idi. O artık kaptanlık yapamazdı. Yeni bir kaptan lazım hale geldi. Kimse  öne çıkmıyordu ki oradan biri haykırdı.'' Ben varım! Ben yaşadığım sürece  bu gemiye kaptan olurum.'' Bu sesin sahibi yüzyılların ender olarak yetiştirdiği bir dehaya sahipti. Sarı saçlı kılıçtan keskin bakan mavi gözlü bir deha….

Gemiyi batmadan önce terk edip sala bindiler. Kıyı çok uzakta idi. Yemek yok, su yok bitap düşüyordu kürekçiler. Ve deha gür sesiyle kükredi  ’’Ben size kürek çekmeyi değil kıyıya varmanızı emrediyorum’’Yol uzun ve meşakkatli idi. Ama sonunda özgürlük vardı. Dünyada çekinmeden ‘’Türküm’’ diye haykırabilmek vardı. Altın saçlı deha da biliyordu kürekçilerin gücünün kalmadığını. Ve biliyordu ki Türkler perçin altına alınmamak için ölmekten sakınmazlardı. Güçleri tükenen kürekçilere öyle bir güç lazımdı ki kaynağını maddeden almamış olsun. Mavi gözlü deha yeniden haykırdı NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE… Dinlerini, dillerini, namuslarını korumak için Ya Allah bismillah deyip ölüme kürek çekiyorlardı kürekçiler.  

O dalgalı sularda zordu bu küçük gemiyi büyük dalgalarda kıyıya çıkarmak….Gece ve fırtına. Yağmur ve soğuk.  Açlık, susuzluk. Durmadan üzerlerine yağan kurşun gibi her şey üzerine üzerine geliyordu bu geminin. Kürekçiler ALLAH deyip yeniden asılıyorlardı küreklerine. Cenneti görüyorlardı. Ölürlerse ebedi cenneti, kalırlarsa Anadolu cenneti vardı
Bizlere bu güzel Anadolu cennetini bırakan sarı saçlı mavi gözlü deha… RUHUN ŞAD OLSUN.
Bu topraklarda yaşadığımız sürece Türk Ulusu yaşadığı sürece. Türkiye var olduğu sürece BU GEMİNİN YEGANE KAPTANI SENSİN….
Hüseyin DUMRU. 10 Kasım 2010
Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.