Her yıl 14 Şubat günü,birçok ülkede Sevgililer Günü olarak kutlanır.Kökeni,Roma Katolik Kilisesi'nin inanışına dayanan bu gün, Valentine ismindeki bir din adamının adına ilan edilen bir bayram günü olarak ortaya çıkmıştır. Bu sebeple bazı toplumlarda "Aziz Valentin Günü" (İngilizce: St. Valentine's Day) olarak bilinir. Valentine kelimesi, Batı medeniyetlerinde hoşlanılan kişi veya sevgili anlamlarında da kullanılır. Valentine adlı Azizin -Rahibin- yaşadığı aşka sevgilisinin karşılık vermemesi üzerine intihar etmiş ve kalbinin sevgilisine gönderilmesini vasiyet etmiştir.Bu olay üzerine bu aşk hristiyanlıkta bayram olarak kutlanmıştır. Noel Bayramı gibi tüm dünyaya yayılmıştır.Aziz Valentin Günü'nün romantik aşk ile bağlantısı, Orta Çağ'ın sonlarına doğru, o zamanki akımlardan kaynaklanmış ve bu gün, zamanla dinsel özelliğini yitirmiştir.1969 yılında dini takvimden de çıkarılarak dini anlamda kutlanması sona ermiştir. (Kaynak: www.wikipedia.org)
Mâide Sûresi: 48
Kısaca söylemek gerekirse; kâfirlerin, bayramlarını, kendi sembollerinden olan bir şeyle tahsis etme hakları yoktur. Aksine onların, müslümanların yanında kutlayacakları bayram günleri, diğer normal günler gibi olmalıdır. Müslümanlar da kâfirleri kendilerine âit hasletlerden herhangi bir şeyle tahsis etmemeleri gerekir."
Hâfız Zehebî -Allah ona rahmet etsin- de bu konuda şöyle demiştir:
"Hristiyanların bir bayramı, yahudîlerin bir bayramı var olduğuna ve bu bayram da onlara âit olduğuna göre, müslüman, onlara iştirak edemez. Aynı şekilde onların yollarına (şeriatlerine) ve kıblelerine de iştirak edemez."
Şeyhu'l-İslâm İbn-i Teymiyye'nin -Allah ona rahmet etsin- işâret ettiği hadisi, Buhârî ve Müslim rivâyet etmiştir.
Değerli âlim Abdullah b. Abdurrahman el-Cibrîn'e yine şöyle demiştir:
"Buna göre, işyeri sahibinin, alıcının (Sevgililer Günü gibi) bayramları kutladığını bilir veya anlarsa, bu hediye ve gülleri ona satması veya ona hediye etmesi ve bu hediye ve güllerle bu günlere saygı duyması ve onları yüceltmesi, câiz değildir. Yoksa satıcı da bu bid'atı işleyenin günahına ortak olur.
Teâlâ en iyi bilendir.[Alıntı]
Mâide Sûresi: 48
Kısaca söylemek gerekirse; kâfirlerin, bayramlarını, kendi sembollerinden olan bir şeyle tahsis etme hakları yoktur. Aksine onların, müslümanların yanında kutlayacakları bayram günleri, diğer normal günler gibi olmalıdır. Müslümanlar da kâfirleri kendilerine âit hasletlerden herhangi bir şeyle tahsis etmemeleri gerekir."
Hâfız Zehebî -Allah ona rahmet etsin- de bu konuda şöyle demiştir:
"Hristiyanların bir bayramı, yahudîlerin bir bayramı var olduğuna ve bu bayram da onlara âit olduğuna göre, müslüman, onlara iştirak edemez. Aynı şekilde onların yollarına (şeriatlerine) ve kıblelerine de iştirak edemez."
Şeyhu'l-İslâm İbn-i Teymiyye'nin -Allah ona rahmet etsin- işâret ettiği hadisi, Buhârî ve Müslim rivâyet etmiştir.
Değerli âlim Abdullah b. Abdurrahman el-Cibrîn'e yine şöyle demiştir:
"Buna göre, işyeri sahibinin, alıcının (Sevgililer Günü gibi) bayramları kutladığını bilir veya anlarsa, bu hediye ve gülleri ona satması veya ona hediye etmesi ve bu hediye ve güllerle bu günlere saygı duyması ve onları yüceltmesi, câiz değildir. Yoksa satıcı da bu bid'atı işleyenin günahına ortak olur.
Teâlâ en iyi bilendir.[Alıntı]
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.