(1916-1979)Merhaba Dostlar! Bu yazımızda Tahir Büyük körükçü hoca efendinin cenaze merasiminde, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ve birçok ünlü zevatın adını bizzat zikrettiği Bozkırlı Mustafa efendiyi tanıtmaya çalışacağız. İsmini duyup ta hakkında fazla bir bilgi sahibi olmadığımız ve Konya Müftülüğü yaptığı dönemde Merhum Tahir Hocamızın verdiği fetvalarda görüşüne başvurduğu bu büyük İslam Âlimi kimdir ve nerelidir? “Bozkırlı Hoca” adıyla anılan Mustafa Parlaktürk Konya’mızın yetiştirmiş olduğu önemli bir İslam âlimlerinden biridir.1916 yılında Bozkır’ın Dere kasabasında dünyaya geldi. Babası Muttalip Efendi dereli, annesi ise Bozkır’ın Sorgun köyündendir. Bu aile Bozkır’da tahin işiyle uğraşan ve çoğumuzun bildiği “Karabacaklar” ailesi ile de akraba olurlar. Mustafa Efendi’nin, Mehmet ve Ali adında iki erkek kardeşi ile bir kız kardeşi vardır. Mustafa Efendi, İlkokulu eski usulde (Osmanlıca) okudu. Bundan sonrada resmi bir eğitim almadı. Yakın zamanda hakkın rahmetine kavuşan Kardeşi Mehmed Parlaktürk onu şöyle anlatır: “10 yaşından sonra Mustafa abim ailemize yaramadı. Onun işi gücü kitap okumaktı. Hatta babam bazen: Böyle okumakla ne olacak! Artık işimizi gör filan” diye ona kızardı. Ben de babama okuyacağım derdim. Çünkü babamın işleri hep bana kalmıştı.”Mustafa Efendi İlk tahsilini Çat’lı Hacı Hüseyin Efendiden yaptı. 12 yaşından itibaren özel dinî dersler aldı. İlk Arapça hocası icazetli âlimlerden Ali Efendi’dir. Yazısı çok güzel olduğu için henüz 16 yaşında iken köy kâtipliğine getirildi. 4 yıl bu görevi yürüttü. Kardeşi Mehmet Parlaktürk: “Köyün bütün dilekçelerini o yazar, para pul almaz, meccanen yazardı.” demektedir. Bu arada dönemin tanınmış âlimlerinden Ali Rıza Oğuzay Hoca’dan10 yıl dinî ilimler tahsil ederek, Arapça, sarf-nahiv başta olmak üzere, fıkıh, akâid tefsir ve hadis öğrendi. Ahırlı’lı Meşhur âlim Tevfik (Bilge) Efendi’den de dersler aldı. Bozkırlı Mustafa Efendi’nin gençliği tamamen ilim tahsili ile geçti. Askere gitmeden önce köyünden ayrılarak Çumra’nın Türkmen köylerine imam olarak gitti. 20 yaşında Konya'ya gelerek Akşehirli Ahmet Efendi’den iki sene dinî dersler aldı. 22 yaşında İstanbul’a gitti. Aynı yıl askerlik görevine İstanbul Heybeliada’da başladı. İstanbul’da bulunduğu sürede İstanbul Müftülüğündeki Hacı Haki Efendiden Farsça öğrendi.1940 yılında askerden dönünce Konyanın Karatay ilçesine bağlı Hayıroğlu kasabasına imam oldu. 1944’de bu köyden Mehmet Ağa’nın kızı Ümmü Hanım’la evlendi. Bu evlilikten Halime, Vesile, Abdullah ve Seyit Mehmet adında dört çocuğu dünyaya geldi. 1950 yılında Ankara'da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı vaizlik sınavını kazandı. 1950 yılında Karatay ilçesindeki Hacıveyis Efendi Camii’nde imamlık yapmaya başladı. Daha sonra da Karatay Pisili Camii’ne imam oldu.1953’te ise Konya Merkez vaizliğine tayin edildi. Aziziye, Kapu ve Tahtatepen Camilerinde uzun sure kürsü vaizliği yaptı. Bozkırlı Mustafa Efendi, müftülük bünyesinde önemli görevlerde bulunup, komisyon başkanlığı yaparak fetva işlerine baktı. İmtihan Komisyonlarında görev aldı. Yeğeni Mehmet Emin Parlaktürk: “İmamlık imtihanlarında tanıdıklarına yardım etmezdi. Aksine faydadan çok zararı dokunurdu. Bana da çok zor sorular sormuştu” demektedir. Pek çok dinî mesele hakkında verdiği fetvalarla Konya'dan ve Konya dışından gelenlerin tek müracaat mercii hâline geldi. Bazen Diyanet İsleri Başkanlığı’nın bile görüş aldığı ve fetvasına başvurduğu bir âlimdi. Bozkırlı Hoca'nın 70'li yılların başından itibaren son dönemlerine kadar pazar günleri Tahtatepen Camii'nde verdiği Hadis ve tefsir ağırlıklı sohbetleri, bilhassa İlahiyat hocalarıyla seçkin bir kesimin kaçırmaksızın takip ettikleri dersler haline gelmişti. Başta yetişkin hocalar olmak üzere ilme meraklı pek çok genç talebeler de dersleri merakla takip eder ve notlar alırlardı. Yetiştirdiği öğrenciler arasında Kayserili Hafız Halit, Çorumlu Hacı Ahmed Efendi, ikisi de imam olan kardeşleri Mehmet ve Ali Parlaktürk, Refik Kayaalp, Hayrettin Karaman, Ali Osman Koçkuzu, Vaiz Mustafa Uysal, Mahmut Toptaş hoca efendiler vardır. Mustafa Efendi, pazartesi günü Kapu Camii’nde fıkıh, çarşamba günü Aziziye Camii’nde Tefsir ve pazar günü de Tahtatepen Camii’nde hadis dersleri verirdi. Bozkırlı Mustafa Efendi, takva ehli bir kimse idi. Dışarıda boş yere gezmez, komşu, akraba, eş-dost ziyaretlerine fazlaca gitmez, herkes onun evine ziyarete gelirdi. Evi her gün ona mesele danışmaya gelenlerle dolar taşardı. Gece teheccüd namazı için kalkardı. Halk arasında “ayaklı kütüphane”diye bilinirdi. En yakın arkadaşları kitaplarıydı. Merhum Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Küçük kalay, Bozkırlı Hoca’nın yanına sık sık uğrar, onunla tereddüde düştüğü konuları müzakere ederdi. Abdullah Okur Hoca şöyle anlatır: Konya Yüksek İslam Enstitüsü’nün (İlahiyat Fakültesi) açıldığı yallarda İslâm Tarihi uzmanı değerli âlim Prof.Dr. Muhammed Hamidullah Konya’ya gelmişti. Okulu ve hocaları ziyaret ettikten sonra Konya’da başka ilim adamları varsa onları da ziyaret etmek istediğini söyleyince birkaç kişi ziyaret edildi. Son olarak “Bozkırlı Hocaya gidelim” dendi. Hamidullah Hoca’nın uzun süren görüşmeden ayrıldıktan sonra kendisini gezdiren heyete söylediği şu sözü hiç unutmuyorum: “Burada böyle bir âlim vardı da siz niye beni başka yerlerde dolaştırıp durdunuz? Yazık, önceki vakitler zayi oldu (boşa gitti) demiştir. Bozkırlı Mustafa Efendi 63 yaşında böbrek yetmezliği nedeniyle 30 Eylül 1979 Pazar günü hakkın rahmetine kavuştu. Kalabalık bir cemaat tarafından Mevlana Müzesinin arkasındaki Üçler Mezarlığı’na defnedildi. Kabri bir zamanlar imamlık yaptığı, şimdilerde Mevlana kültür Merkezine giden yol üzerindeki Hacı veyis Camii’ne yakın bir yerdedir. Allah, Mustafa Efendiye ve onu yetiştirenlere yaptıkları hizmetlerden dolayı gani gani rahmet eylesin. Hasbel kader vaizlik görevini yürüten bizlere de Bozkırlı Mustafa Efendinin ilmini nasip eyleyin. Yüce Rabbimiz neslimizden de dine hizmet eden hayırlı evlatlar versin. ÂMİN!
Salih SAYIN
BİTLİS/TATVAN İLÇE VAİZİ
Salih SAYIN
BİTLİS/TATVAN İLÇE VAİZİ
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.