Lütfen Cırık (Ardıç Kuşu) avlamaktan vazgeçelim. Avladığımız kuşun eti bir kişiyi doyurmayacak kadar azdır ama yüzlerde ardıç fidanını toprağa fideleyecek kadar büyük bir kudrete sahiptir.
Dağlarımızın bozkırlarımızın yüzlerce yıl önce olduğu gibi yeniden ardıç ormanlarıyla kaplanması en büyük hayalimizdir. Susuz, kıraç arazilerde çok az su ile yaşayabilecek köyümüzde yetiştirilebilecek en uygun ağaç türü ardıç ve meşe ağacıdır . Fakat ardıç ağacını diğer ağaçlardan ayıran en önemli özelliğinin, tohumlarının doğal yollarla çimlenmesinin mümkün olamamasıdır.
Ardıç tohumlarının cırık(ardıç) kuşları tarafından yenilmesi sonucu midesinde kimyasal bir reaksiyon görmesi ve dışkı yoluyla toprakla buluşması ile çimlenme meydana gelebilmektedir. Sadece çimlenmesini sağlamakla kalmayıp, ağaç dikmenin imkânsız olduğu, yalçın kayalıklara bile dışkılarını yaparak tohumları oralara kadar taşırlar. Ardıç ağacı ile ardıç kuşları arasındaki bu İlahi ilişki sayesinde, ardıç ormanlarının sürekliliği sağlanabilmektedir.
En şerefli varlık olarak yaratılan insanın orman ve çevreye verdiği zarara karşılık, ardıç kuşlarının yüklendiği görev arasındaki çelişki ibretlik bir hadisedir.
Köyümüzün dağlık bir araziye sahip olduğunu düşündüğümüzde yeşil bir çevre için tek umudumuzun ardıç kuşları olduğunu unutmayalım.
Lütfen Cırık (Ardıç Kuşu) avlamaktan vazgeçelim. Avladığımız kuşun eti bir kişiyi doyurmayacak kadar azdır ama yüzlerde ardıç fidanını toprağa fideleyecek kadar büyük bir kudrete sahiptir.
Dağlarımızın bozkırlarımızın yüzlerce yıl önce olduğu gibi yeniden ardıç ormanlarıyla kaplanması en büyük hayalimizdir. Susuz, kıraç arazilerde çok az su ile yaşayabilecek köyümüzde yetiştirilebilecek en uygun ağaç türü ardıç ve meşe ağacıdır . Fakat ardıç ağacını diğer ağaçlardan ayıran en önemli özelliğinin, tohumlarının doğal yollarla çimlenmesinin mümkün olamamasıdır.
Ardıç tohumlarının cırık(ardıç) kuşları tarafından yenilmesi sonucu midesinde kimyasal bir reaksiyon görmesi ve dışkı yoluyla toprakla buluşması ile çimlenme meydana gelebilmektedir. Sadece çimlenmesini sağlamakla kalmayıp, ağaç dikmenin imkânsız olduğu, yalçın kayalıklara bile dışkılarını yaparak tohumları oralara kadar taşırlar. Ardıç ağacı ile ardıç kuşları arasındaki bu İlahi ilişki sayesinde, ardıç ormanlarının sürekliliği sağlanabilmektedir.
En şerefli varlık olarak yaratılan insanın orman ve çevreye verdiği zarara karşılık, ardıç kuşlarının yüklendiği görev arasındaki çelişki ibretlik bir hadisedir.
Köyümüzün dağlık bir araziye sahip olduğunu düşündüğümüzde yeşil bir çevre için tek umudumuzun ardıç kuşları olduğunu unutmayalım.
Lütfen Cırık (Ardıç Kuşu) avlamaktan vazgeçelim. Avladığımız kuşun eti bir kişiyi doyurmayacak kadar azdır ama yüzlerde ardıç fidanını toprağa fideleyecek kadar büyük bir kudrete sahiptir.
Kaynak:Facebook Ulupınar Köyü
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.