Recent Comments

Kına


Tarihimizde öyle güzel adetler öyle güzel birleştirici dini sevdirici insanları birbirine sevgi ve din bağı ile bağlayıcı hasletler vardı ki… Bundan 50 yıl kadar önce yaşadığımız ama ne var ki şimdilerde unutulmuş olan güzellikler aklımıza geldi mi inanın insanlığımızdan ve adetlerimizden çok şeyler kaybettiğimizin farkına varabiliyoruz.
Bundan 40-50 yıl önceleri Anadolu köylerinde, bilhassa benim köyüm Gilissıra ve civarı köylerde çok güzel adetler vardı. Bu adetlerin en önemli olanlarından biri de kına yakma merasimi idi. Kına kültürümüzde çok önemli bir değere sahip süs eşyasıdır. Bunu genç kızlar ve gelinler ellerine saçlarına yaktıkları gibi, ihtiyar kadınlar ve erkekler de ağarmaya başlayan saçlarına özellikle dökülmesini önlemek için yakarlar ve ondan manevi bir haz duyarlardı. Ayrıca yazın sıcaktan kışın soğuktan çatlayan ellerimize şifa olsun yumuşak tutsun diye de kına yakardı analarımız.
Hacı kınası, Asker kınası, sünnet kınası, hatim kınası, gelin kınası, adı konulmuş kınalardı. Geçenlerde köylümüz ve akrabam olan bir hanım geldi ziyaretimize. Hoş beşten sonra konu dönüp dolaştı eskinin o zor meşakkatli ve yokluklu yıllarındaki sevgi ve saygı içerisindeki neşeli yaşamın nasıl tesis edildiği konusuna. Bunları konuşurken o hanım kardeşimiz “yarın köye gideceğiz hacı kınası var” dedi. “Bunlar halen yapılıyor mu köyümüzde kardeşim?” diye sorunca, “Yok ağa çoktandır unutuldu, ama bizler bu güzelliği yeniden yaşamak için bu kına gecesini düzenledik” deyince aklıma geliveren, eski masallarda geçen bazı şeyleri anlatıverdim. Onlar bu kadarını bilmiyorlarmış.
Anacığım rahmetli anlatırdı. Eskiden köylerden birinde yaşayan bir kız, bir oğlu olan zengin bir aile hacca gitmeye karar vermişler. Kız daha hoca mektebinde okumakta, oğlan mektebi bitirmiş, onun için kızı bir akrabalarına emanet bırakacaklar, ana baba oğul birlikte gidecekler hacca… Tabi o yıllarda hac yolculuğu uzun sürmekte imiş. Aradan geçen bunca hasretlikten sonra ana baba kardeş hacdan gelince iyice akraba evinde bunalan kız, hacıların kendisi için getirmiş oldukları hediyeleri bir kenara koyup şöyle ağıtlar yakmış, bir gece otururlarken:
Hani gelin anam çıkınında hacı kınası
Hani güzel babam Bağdat hurması
Almadın mı hacı ağam Mekke sürmesi
Hoş geldiniz haccınız mübarek olsun
Her iki cihanda yüzünüz ak ve pak olsun.
demiş… Ataları “olmaz mı güzel kızımız, tabi var” deyip kızın saydıklarını çıkarmışlar, komşuları da çağırmışlar ve o gece bir hacı kınası düzenlemişler ve bu adet, o gün bu gündür yöremizde hep yapılırmış…
Peki, asker kınası… Bizim dağ köylerinde, vatanı korumak için askere gidecek delikanlılar için tertiplenen bir eğlence, vatan sevgisinin önemini belirten güzel bir gelenekti. Bir evde askerlik günü yaklaşmış olanlar, bazen de köyden askere gidecek gençler için topluca tertip edilen bir kına gecesi idi. Kadınlar ve genç kızlarımız, çeşitli maniler ve türkülerle eğlenirler kızlar, gelinler ellerine, koca ihtiyar analar da saçlarına kına yakarlardı. Ayrıca oğlan askerden geldikten sonra onun getirdiği asker kınası ile yine eğlence tertiplenir anası gündüzden oğlanın eline, parmak uçlarına kına yakar omuzlarından sırtına doğru inen birde ipekli poşu bağlardı. O gencin askerden teskere alıp geldiğini herkes böylece anlardı.
Sünnet kınası, güzel bir adetti. Bir evde sünnet olma çağına gelmiş erkek çocukları için kına gecesi düzenlenir, sünnet kararı alındı mı iki üç gün önce veya sünnet yapıldıktan sonra düzenlenen bu gecede yine kadınlar toplanır, tef çalıp kaşıklarla oynayarak eğlenirlerdi. Kendi ellerine, sünnet çocuğunun da başına kına yakarlar onu erkekliğe adım atışından dolayı sevip okşarlar, para mendil ipekli poşu gibi hediyelere boğarlardı.
Hatim kınası da çok meşhur bir kına yakma merasimi idi. İlkokulla beraber yürütülen hoca mekteplerinde hem namazlığını belleyen hem de Kuranı Kerim’i öğrenen ve Kuran’ı hatmeden genç çocuklar için hatim kınası gecesi düzenlenir, hatim inecek çocuğun eline kına yakılır boğazına ipek poşi bağlanırdı. O gece toplanan kadınlar, hem çocuğu ertesi günü kalabalık önünde camide okuyacağı aşır için motive eder hem de tef çalarak adı güzel kendi güzel Muhammed ilahisini koro halinde söylerlerdi. Ertesi gün cumadır köyün bütün hatim eden gençleri Cuma sonrası ezberledikleri sureleri kalabalık cemaat önünde okurlar, sonra el öperler büyükler de onları para vererek teşvik ederlerdi.
Gelin kınası ise her yerde olan bir şey, ama her yöreye göre değişiklik arz eden bir şekli vardır. Gelinlerin kınası ayrı bir özellik taşır. Gelin olacak kızların düğünlerinde özel olarak kına gecesi tertiplenir, o gece sabahlara kadar kıza hem kına yakılır hem de çeşitli maniler söylenirdi. Kızın artık koca evine gideceği son gecesi olduğundan o gece anasına sarılıp yatmak ister son gecesini böyle güzellikler yadetmek isteyen kızın arkadaşları, akrabaları hep hazır bulunur, kızın evinden temelli çıkışının acısını maniler ile paylaşırlardı.

Atladı geçti kız eşiği/Sofrada kadı kaşığı/Kız evlerin yakışığı
Gelinim kınan kulu olsun/Hem orda hem burda dilin tatlı olsun

Anası kızının saçını tarar/Babası beline kuşağın sarar/Kız hem güler hem de ağlar
Hadi kız kınan kutlu olsun/Hem orda hem burada dilin tatlı olsun

Bunlar insanları birbirine sıkıca bağlayan güzelliklerdi vesselam…

Kına hakkında bir hatıramı anlatmak gereği duydum.
Sene 1964 idi… İstanbul’da bir Yahudi tüccarın baharat imalathanesinde çalışıyordum. Bir gün 3-4 Yahudi tüccarının bizim mekanda bir araya gelerek kına konusundaki şu konuşmalarına şahit oldum. Tüccarın biri şöyle diyordu diğerlerine: Ben bu kınanın yerli imalatını yaptım hem çok kırmızı renkli hem de yakıldığı yerde çok kalıcı idi, ama bu Müslümanlar tarafından bir türlü ilgi görmedi. Çünkü bu insanlar maneviyat ve geleneklerine çok düşkünler. Bulduğum kınanın ana maddesi taze cevizin ilk kabuğu (tetir) 1955’ten 1964’e kadar patent için çok kere başvurdum kabul görmedi ama bunu İsrail devleti aracılığı ile deneyeceğim diyordu, İsrail’in Ortadoğu’da oluşuna güvenerek… Bunun akibeti ne oldu bilmiyorum ama sanırım amacına ulaşamadı o tüccar…
Selam ve dua ile…
Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.