Soba, bacalar, ocak ve şöminelerden sızan karbonmonoksit çok kişinin hayatlarını kaybetmesine neden olabilir. Gazyağı, odun, ev içinde mangal yakılması, şofmen yanması, kömür, hatta doğal gaz yanması sırasında karbonmonoksit açığa çıkabilir. Sobaların yol açtığı yangın ve karbonmonoksit zehirlenmeleri can ve mal kaybına yol açarken baca gazlarına bağlı olarak evimizin havası da büyük ölçüde kirlenebilir. Sobalardan kaynaklanan yangınlar, yangınlara bağlı can ve mal kayıplarının önemli bir bölümünden sorumludur. Bir çok soba yangını sobalardan çok bacalardaki yetersizliklerden kaynaklanmaktadır. Baca yangınları çoğu kez geç fark edilmektedir.
Vatandaşlarımız kış aylarında bacalar ve sobalarla ilgili olarak aşağıdaki noktalara dikkat edilmelidirler:
Baca ve soba borusu bağlantısının uygun biçimde yapıldığından emin olunmalıdır.
Bacaya uygun büyüklükte soba seçimi, uzun süre yavaş yanmada bırakmama önemli uygulamalardandır.
En az yılda bir kez bacalar kontrol ettirilmelidir. Sobanın çok düşük sıcaklıkta yakılması kurum oluşumunu arttırır. Çok yüksek sıcaklıkta yakılması ise bacanın zarar görmesine ve yangınlara neden olabilir.
Bacalardaki yapısal bozulmalar hemen onarılmalıdır.
Sık sık baca tepmesi oluyorsa baca deliğinin uygun olup olmadığı kontrol ettirilmelidir. Rüzgar yönüne göre yön değiştiren baca kapakları en uygunudur.
Odunlar ve yakıt malzemeleri evden en az on metre uzakta bulunmalıdır.
Çatıda kuru ot, kuru ağaç dalı vb. bulunmamalıdır.
Ağaç dallarının bacaya doğru uzanması engellenmelidir.
Soba üzerindeki hava delikleri açık bırakılmalıdır. Ocak ya da şömineye giren hava akımı kısıtlanmamalıdır. Bu durum bacada kurum birikmesine neden olur.
Soba duvara yakın kurulmamalıdır.
Hiçbir zaman soba yanarken uyunmamalıdır. Yatmadan önce soba söndürülmelidir.
Üstten tutuşturmalı sobalar tercih edilmelidir. Bunlar en az %20 oranında az yakıt tüketmekte daha az kurum oluşumuna yol açmaktadır.
Soba bacadan en az 1 metre ve an fazla 1,5 metre uzaklıkta olmalıdır.
Soba kurarken fazla dirsek kullanmaktan kaçınılmalıdır. Zorunlı olmadıkça dirsek kullanılmamalıdır.
Soba ,dirsek, ve boru eklem yerleri sızdırmamalıdır.
Sobalar günlük temizlenmeli, küllük dolmadan ve kül düzeyi ızgaraya ulaşmadan alınmalıdır.
Soba seçerken TSE belgeli olanlar tercih edilmelidir.
Karbondioksit renksiz ve kokusuz olduğundan çoğu kez fark edilmez. Karbonmonoksit zehirlenmesinde zonklayıcı tipte baş ağrısı, görme bulanıklığı, bilinç bulanıklığı, huzursuzluk olur.
Bulantı, kusma, havaleler ve değişen derecelerde bilinç kaybı görülebilir. Ancak zehirlenme olup olmadığını gösteren özel bir belirti aranmamalı,kuşkulanıldığında bir gaz sızıntısı olduğunda hemen pencereler açılarak belirti ne olursa olsun kişi açık havaya çıkarılmalıdır. Evde bir kişi fenalaştığında evdekilerin hepsi açık havaya çıkmalıdır.
Zehirlenen bir kişiye yardıma koşan kişi de zehirlenme tehlikesine karşı kendisini korumalıdır. Hemen camlar açılmalı, açılmıyorsa kırılmalıdır. Hasta hızla ortamdan uzaklaştırılmalıdır. Açık havaya çıkıldığında ya da tehlikeden uzaklaştırıldığında hava yolu açık değil ise hava yolu açılmalı, solunum yoksa suni solunum yapılmalı, kalp çalışmıyorsa acil yardım eğitimi alan bir kişi tarafından kapalı kalp masajı yapılmalıdır.
Herhangi bir zehirlenme şüphesi halinde vatandaşlarımız derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeli; Acil Sağlık Hizmetlerinin 112 Nolu Telefonu ile yardım talebinde bulunmalıdırlar.
Haber : Alıntıdır
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.
