BOZKIR BALI (2)
Geçen haftaki yazımda Bozkı Balı ile ilgili düşündüklerimi yazmıştım. Bu yazıma öyle tepkiler aldım ki… Atalarımızın deyimi ile “arı kovanına çomak sokmak” gibi bir yazı olmuş.
Öncelikle fikrime karşı olumlu yâda olumsuz karşılık verme zahmetinde bulunanlara çok teşekkür ederim.
Bozkır balı hakkında düşüncelerimi yerli ve doğru bulan bal üreticilerinden Allah razı olsun ki çok destek çıktılar yazıma. Neticede yazdıklarımın hiç biri YALAN değil ve birilerini küçük düşürme, hedefe koyma gibi bir amacı da yoktu.
Lakin yazdıklarımın İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile alakalı olan kısmında geçen düşüncelerimin YANLIŞ VE EKSİK olduğunu, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Sayın Mehmet ŞENARSLAN www.siristat.com sitemize yazdığı cevap ve beni arayarak verdiği bilgiler doğrultusunda anladım.
Mehmet Bey’in yazısını aynen geçiyorum.
Hüseyin Bey;
Yazınız için öncelikle teşekkür ediyorum.Ancak bu teşekkürüm yarım bir teşekkür..ve biraz da üzülerek...Çünkü devamlı benimle her zaman ve her türlü konudan berbaber konuşan birisi olarak bu yazıyı yazmadan önce İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ilgilendiren noktalarda benden bilgi alsaydı belki de yazısındaki bazı yanlış bilgileri yazmamış olacak idi...
Gazeteciliğin gereği de budur sanırım...
Yazınız için öncelikle teşekkür ediyorum.Ancak bu teşekkürüm yarım bir teşekkür..ve biraz da üzülerek...Çünkü devamlı benimle her zaman ve her türlü konudan berbaber konuşan birisi olarak bu yazıyı yazmadan önce İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ilgilendiren noktalarda benden bilgi alsaydı belki de yazısındaki bazı yanlış bilgileri yazmamış olacak idi...
Gazeteciliğin gereği de budur sanırım...
Öncelikle Arıcılıkla ilgili ve 3-4 yıl öncesinden başlayan bölgenin gelişimini etkileyecek Bal Üreticileri ile bir toplantı düzenledim..Bu toplantıya çoğunlukla Üçpınarlı ve kısmen de Çağlayanlı arıcılar katılmıştır...Kendilerine sorabilirsiniz..Ayrıca büyük üretim yapan Bal üreticilerine neredeyse her İlçe Müdürlüğüne gelen çiftçiye bizzat tekrar tekrar Bozkır Bal Üreticileri Birliği kurmamız gerektiğini ve gerekçelerini sonuçlarını anlattım..Hem de her seferinde..Yardımcı olacağımızı IPARD ve Mevlana Kalkınma Ajansına yapılacak projelerde yardımcı olacağımızı söyledim..Böyle bir birliğin bölge çiftçilerimize faydasını anlattım..Ancak ne üzücü ki tüm üreticiler bu duruma olumlu bakmasına rağmen kimse adım atmadı...Ama ben her seferinde tekrar tekrar anlattım. Şu anda görüllüyor ki Seydişehir Bal Üreticileri Birliğini kurdu ve bizim bölgemizden üretici üye yapmak istiyor..Şu an ki durumumuz bu..Ne kadar acı.. Eğer 3 yıl önce ilk adımı biz atsaydık şu an birçok şeyi biz yapıyor olacak idik..
Gıda güvenliği ilgili olarak da Müdürlüğümüz yetkisi çerçevesinde buraya önemle söylüyorum yetkimiz çerçevesinde hem İl hem İlçe Müdürlüğü olarak Gıda kontrolü yapmaktadır. İhbarlar değerlendirmektedir...Alo 174 hattına gelen ve diğer yollarla ihbarlar yasal süresince gereğini yapmaktadırlar..Bununla ilgili köylerde eğitim çalışmaları yapılmaktadır..İnsanlar oturduğu yerden Alo 174 hattını arayarak ihbarda bulunabilirler..Biraz da tüketiciler olarak şimdiye kadar ne yapıldı bu konularda ona da bakmak gerekiyor... Sertifikasız arıcılık diye bir şey bahsedilmiş. Bununla ne demek istendi anlamadım ama şu anda bize kayıtlı 118 arıcı işletmesi mevcuttur.
Bu işletmeler sistemimize kayıtlı ve bizden destekleme alan çiftçilerimizdir.Bunların kontrolü her yıl yasal süresinde yapılmaktadır.Kayıtları ve denetim tutanakları Müdürlüğümüzde mevcuttur.Diğer Müdürlüğümüze kayıtlı olmayan arıcılar ise kayıtsızdır.Bu arıcılarımıza sertifikasız diyemeyiz ve arıcılık yapamazsın diyemeyiz..İlgili kanunlara uygun bir şekilde arıcılık yapan bize kayıtlı olmasa bile
Gıda güvenliği ilgili olarak da Müdürlüğümüz yetkisi çerçevesinde buraya önemle söylüyorum yetkimiz çerçevesinde hem İl hem İlçe Müdürlüğü olarak Gıda kontrolü yapmaktadır. İhbarlar değerlendirmektedir...Alo 174 hattına gelen ve diğer yollarla ihbarlar yasal süresince gereğini yapmaktadırlar..Bununla ilgili köylerde eğitim çalışmaları yapılmaktadır..İnsanlar oturduğu yerden Alo 174 hattını arayarak ihbarda bulunabilirler..Biraz da tüketiciler olarak şimdiye kadar ne yapıldı bu konularda ona da bakmak gerekiyor... Sertifikasız arıcılık diye bir şey bahsedilmiş. Bununla ne demek istendi anlamadım ama şu anda bize kayıtlı 118 arıcı işletmesi mevcuttur.
Bu işletmeler sistemimize kayıtlı ve bizden destekleme alan çiftçilerimizdir.Bunların kontrolü her yıl yasal süresinde yapılmaktadır.Kayıtları ve denetim tutanakları Müdürlüğümüzde mevcuttur.Diğer Müdürlüğümüze kayıtlı olmayan arıcılar ise kayıtsızdır.Bu arıcılarımıza sertifikasız diyemeyiz ve arıcılık yapamazsın diyemeyiz..İlgili kanunlara uygun bir şekilde arıcılık yapan bize kayıtlı olmasa bile
yasal olarak arıcılık yapabilir...Bunda bizim açımızdan bir problem yok..Eğitim konusuna gelince şimdiye kadar bizden özellikle ve özellikle eğitim konusunda bize talep edilip de vermediğimiz eğitim yok.. Ayrıca kış aylarında köy ziyaretlerinde verilen eğitimlerde de bölgesine göre arıcılık eğitimi de verilmektedir...Son dönemde özellikle Halk Eğitim yaptığımız eğitim çalışmalarını hepiniz biliyoruz 184 çiftçimize eğitim verildi ve sertifikaları dağıtıldı ve talepler yoğun bir şekilde geliyor ve biz eğitim vermeye hazırız...Bu durumda Arıcılık konusunda İlçe Müdürlüğümüz elinden geleni
fazlasıyla yapmıştır..ve fazlasıyla da yapmaya hazırdır..Yeter ki Bozkır talep olsun..Ben zaten Müdürlüğümüz olarak en çok bundan yakınıyorum..Çok konuşuyoruz ve çok laf var ortada birşey yok. Müdürlüğümüze birşeyler yapmalıyız diye talep eden sayısı o kadar az ki, inanın biz insanların elinden tutup çekmeye çalışıyoruz..
fazlasıyla yapmıştır..ve fazlasıyla da yapmaya hazırdır..Yeter ki Bozkır talep olsun..Ben zaten Müdürlüğümüz olarak en çok bundan yakınıyorum..Çok konuşuyoruz ve çok laf var ortada birşey yok. Müdürlüğümüze birşeyler yapmalıyız diye talep eden sayısı o kadar az ki, inanın biz insanların elinden tutup çekmeye çalışıyoruz..
Müdürlüğümüzün şu an ki dinamik yapısını Bozkır Çiftçilerinin kullanmasını istiyoruz.İstekli bulduklarımızı da elimizden geleni yapıyoruz..Projeler üretiyoruz..Projelerimizle neler yaptığınızı umarım görüyorsunuzdur..Arıcıkla
il ilgili çok şey konuşulabilir yazılabilir ama böyle karşılıklı yazışmadan ziyade gelin Müdürlüğümüze bu işe gönül verenler neler yapabiliriz konuşalım..
MÜDÜRLÜĞÜMZCE ELİMİZDEN GELEN NE VARSA BİZ YAPMAYA HAZIRIZ
MÜDÜRLÜĞÜMZCE ELİMİZDEN GELEN NE VARSA BİZ YAPMAYA HAZIRIZ
Mehmet beye öncelikle yazmış olduğum yanlış düşüncelerimin doğrusunu vererek bu yanlışlığımı düzeltme imkanı sunduğu için teşekkür eder ve ekibinden de ÖZÜR DİLERİM
Neticede insanız beşeriz, şaşarız. Önemli olan yanlışlarını, eksiklerini gösteren kim olursa olsun bunun telafisi için çalışmaktır. Umarım bu özrümü kabul ederler.
Öte yandan Bozkırda Bal üzerine ticaretle uğraşanlardan aldığım olumsuz tepkilerde geldi. Yasal olarak bal üretiminde arıların beslenmesinde glikoz ve şeker kullanmanın YASAK OLMADIĞINI ve bu ballarında o değerde yani 10-15 tl gibi bir rakamlarda satıldığını yazımın DOĞRU olmadığını belirttiler.
Buraya kadar yazıma gelen tepkileri sizlerle paylaştım. Şimdi ise sıra yine benim düşüncelerimde
Ben ne araştırmacı gazeteci bir yazarım nede bal tüccarıyım. Allah nasip ederse bu yıl kendi ailemin yiyeceği balı üretmek için iki kovan arı ile Bismillah diyeceğim. Yani Bozkırda cayır cayır bal satılsa bana bir zararı olmaz, Bozkır İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ” Üstün başarı ödülü” alsa bana bir yararı olmaz.
Ben vatandaşım. Ben sıradan sade bir vatandaşım. Bu yazıyı okuyanlardan varsa bir farkım o da düşüncelerimi fikrimi ‘unutulan söz’ ile değil ,’kalan yazı’ ile anlatmamdır. Bana dünya nasıl yansıyor ben ona bakarım. Ben görüyorum ki Bozkırda arıcılar bir olamazken Seydişehir de BİR olmuşlar, birlik olmuşlar ve bizden faydalanmaya çalışıyorlar. Seydişehirli arıcıların bizden farkı ne ? Bu insanlar bizden daha mı akıllı?
Bu nu Bozkırda ki arıcılarımızın iyi düşünmesini rica ediyorum. Bakın Bozkıra gelecek yatırımların çoğunluğu Seydişehir’e kayıyor. Bozkırın başına ne geliyorsa birlik olamamaktan geliyor.
Devlet sizlere hizmet etmesi için İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü diye bir kurum görevlendirmiş ve bu kurumun müdürü “ hizmet için elimizden geleninden çoğunu da yapmaya varız” diyor.
Sacın üc ayağı vardır. Bozkır Balının da üç ayaklı bir ocak olduğunu düşünürsek bu ayağın biri olan Bozkır İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ‘ben hazırım’ diyor. Sevgili arıcılarımız sizlerde diğer ayağı olursanız son ayak olan bal tüketicilerimiz emin olun sizlere gereken desteği verecektir. Ve bu üç ayak üzerinde kaynyacak olan aş inanın herkesi doyuracaktır.
Saygılarımla Hüseyin DUMRU
08-03-2012
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.