Kimin” Türk milleti hakkında güzel bir söz söylese, sus ırkçılık yapıyorsun” denip susturulmaktadır. O zaman koruyup kollamak için dört bir yandan bize sığınıp büyütüp beslediğimizler, millet oldular, kanlarını, canlarını verenler söz konusu oldu mu, ırkçı yapıldılar. Allahtan reva bu Müslümanlar?”
Paylaştığım kitap 1950 Remzi kitap Evi tarafından Ankara'da basılmış bir risale, ismi “Türkler için söylenmiş büyük sözler” bu eser, çok uzun süredir elimde olmasına karşılık içinde 101 üst düzey insanın hakkımızda söylediği övücü sözler bulunmaktadır. Günümüzde duyduğumuz hırsızlık ve namussuzluğun bizden önceki Atalarımızın kıyısından dahi geçmeye cesaret edemediğini bu yabancıların sözlerinden anlıyoruz. O zamandan bu zamana ne kadar da bozulmuşuz. Türk diye bir ırk yoktur diyenler bile çıkmıştır.
Türk Milleti, yeryüzünde büyük olarak kabul edilen kadim milletlerden biridir. Adının duyulmasından itibaren kurdukları devletlerle beraber isimi de var olmuştur. İsim ve devletinin payidar kalabilmesi için kendisini yok etmek isteyen düşmanlarına karşı, yaşamları savaşlarla geçmiştir. İnsanlar iyi mi kötü mü oldukları, ya komşulukta, ya yolculukta veya iş ortaklığında belli olduğu gibi milletlerinde iyi mi, kötü mü oldukları savaş meydanlarında cephede açığa çıkarmış. Ülkemizi gezen, savaş meydanlarında tanıyan veya ülkemiz insanlarıyla hasbelkader teması olup tanıyan belirli seviyeye yükselmiş devlet adamı olmuş, yazar olmuş veya yüksek düzeyde komutanlık yapmış insanların sözlerini tarihi belgelerden çıkarıp sizlerle paylaşmak istiyorum. İtalyan'ın büyük şairlerinde Tasse “Türklerden söz ediyorum. Düşmana saldırırken amansız bir kasırgaya, korkunç bir denize ve insafsız bir yıldırıma benzeyen Türk, Dost yanında silahsız kalmış düşman karşısında bir seher yelidir.”
Cahiz, bir Arap Müslüman’ı olup yüksek düzeyde devlet görevlerinde bulunmuş, öğrencisi olan vezir Abbasi oğulları tarafından kızgın fırına atılması üzerine Bağdat'tan kaçmış, büyük âlim ve Filozofla ilgili çok hikâyeler anlatılır. Ben bir tanesidir. Doksan yaşından ziyade yaşamış olmasına karşılık çirkin olduğu için hiçbir aşk lezzetini almamış, o sadece ilime âşık olmuştur. Cahiz’in oturduğu dükkâna bir gün bir kadın dadanır. Hayli güzelde olan bu kadın, yüzünü gözünü kapatmış olduğu halde sadece bir gözünü açıkta bırakmıştır. Bıraktığı açıkgözüyle her gün Ahiz’i ziyaret edip bir müddet onu seyrettikten sonra oradan ayrılırmış. Hayatı boyunca kendisinin yüzüne hiçbir kadının bakmadığı bilen filozof bu bakmalardan hayrete düşer. Bir gün bu kadına sorar: bana gönül mü verdiniz çocuğum? Nedir bu ziyaretlerin nedeni? Kadın şu cevabı verir. Kuruntuya kapılma ihtiyar. Her gün buraya geliyorum. Çünkü şu açıkta ta kalan gözümle bir güzele bakarak günah işledim. Eşime ihanet ettim. Şimdi de sana bakmakla onu cezalandırıyorum, der. Cahiz ”Türkler pek namuslu insanlardır. Ne harpte, ne sulhta hile bilmezler, fırsattan istifadeye tenezzül etmezler. Özleri sözleri doğrudur… Başka milletler gibi dedikodu yapmazlar. Malayani sözlerden hoşlanmazlar. En çok konuştukları şey cenktir. Eğlenceleri ise, at ve silahtır” der. Cahizla ilgili bir başka olay, Adamın biri bir resimciye giderek, bir şeytan resmi ister. Fotoğrafçı da bana şeytanı getir ki, resmini çekip sana vereyim, der. Adamda şeytan yerine Cahizi getirip onun resmini çektirir. Düşünürlüğü çok büyük olmasına karşılık karmaks gibi çirkin bir insan olduğu anlatılır. Nur içinde yatsın.
Büyük komutan Fransız General Napolenon Bonapartın sözleri ” İnsanları yükselten iki meziyet vardır. Erkeğin cesur, kadının iffetli olmasıdır. Bu iki meziyetin yanı başında her iki cinsi, kadın ve erkeği şereflendiren tek bir fazilet vardır. Vatana bağlılık. Gerektiğinde hayatını tereddütsüz bu uğurda feda etmektir. İşte Türkler bu çeşit kahramanlardandır. Türkler öldürülebilir. Lakin mağlup edilemezler. Esir alınamazlar” der. İslam âlimlerden, aynı zamanda Mutezile imamlarından olup ismi Semame’dir. Bu âlim de bizimle ilgili sözleri ”Türk korkmaz fakat korkutur. Bir şey isterse almadıkça elini çekmez. Tama edilmeyecek şeylere göz koymaz, gururu yüksektir. Türklerin yürekleri temizdir. Onlarda batıl fikirler, fasit düşünceler yoktur. Her Türk kendini aslan, düşmanını av, atını ceylan sayar!” demiştir.
Bir İngiliz Kadın Edebiyatçısının sözleri :” Asil Türk kadınının küpeleri, takıldığı yere yakışacak değerdedir. Yüzükleri de öyledir, güzel ve pek güzel olan parmakların zarafetiyle kendi ışıklarıyla aydınlatıp dururlar. Benim gördüğüm Türk kadınlarındaki süslerin yarısı kıymetinde süs taşıyabilen Avrupalı bir kraliçe yoktur.” Der. En son olarak büyük eğitimci, eğitimi somutlaştıran, sınıfta öğretmeyi başarmış bir Alman Pedologun sözleri: Her mektep bir kışladır. Zekâyı silahlandırır, ruhu kahraman yapar. Ülkenizin bu kutlu kışlalarla dolmasını dilerim. Türk hükümdarların dostlarında Türk'e bağlılık vardı. Türkler kahramandırlar. Dostlarına zarar vermezler. Fakat yararlı olurlar. Bu yüksek millet tuttuğu eli bırakmaz. Sözünden dönmez. Böyle bir milletle işbirliği yapmak yeryüzünde bütün zorlukları yenmektir.”
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.
