Lise son sınıf ve mezunların
gireceği YGS’ye sayılı günler kaldı. 23 Mart 2014 bu öğrenciler için önemli bir
gün. 23 Mart, İdealdeki üniversiteyi kazanmak için aralanması gereken bir kapı.
Kapıyı aralama adına sınav tarihi yaklaştıkça da öğrencilerin kaygıları
artmaktadır.
Sınav kaygısı, dikkatini sorulara
vermek yerine, daha çok sınav sonunda yaşanabilecek olumsuzluklara
yoğunlaşmaktır. Başka bir ifadeyle sınav kaygısı, kendinden beklenen başarıları
gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği korkusudur.
Sınav kaygısı, sınava çalışmak
yerine sınavı kaybettiği takdirde başına gelebilecek olumsuzlukları
düşünmektir.
Sınav kaygısının temelinde çocuğun
ders çalışırken ya da sınavda zihnini yapması gerekenler (ders çalışma, soru
çözme) yerine, anne babasının beklenti adına söylediklerini düşünmesi ve o
andaki sorumluluklarını yerine getirememe korkusu vardır.
Sınav
kaygısı, kişinin kendine güvene bağlı olarak sınava yeterince motive
olunamamasından, sınava yeterince çalışılmamasından, derslere ve sınava
çalışılırken verimli ders çalışma tekniklerine dikkat edilmemesinden
kaynaklanmaktadır.
Normal sınav kaygısı çocuklar için
faydalıdır; çünkü kaygı, öğrenciyi öğrenmeye motive eder. Yine normal sınav
kaygısı, çocuklara sorumluluk duygusu kazandırarak başarıya ulaşmayı kolaylaştırır.
Sınav kaygısını daha çok; planlı ve programlı bir şekilde ders
çalışmayan, sınavlarda nasıl hareket edileceğini bilmeyen, sınavı ölüm kalım
savaşı olarak gören çocuklar yaşamaktadır.
Yine sınav kaygısını; sınavı kaybettiği zaman ailesinin kendisini
sevmeyeceğini düşünen, sınavlarda bilgisinden çok kişiliğinin ölçüleceğini
düşünen, yetenekleri üstünde beklenti içinde olunan çocuklar daha fazla yaşamaktadırlar.
Bununla birlikte; kendisine yapılan
harcamaların hesabı sorulan, arkadaşlarıyla kıyaslanan, sınav kazanma konusunda
psikolojik baskı yapılan çocuklar, sınav kaygısını daha fazla yaşamaktadır.
Kaygı yaşayan çocuklar, yüzeysel
nefes aldığından beyne ve kana yeteri kadar oksijen gitmediğinden vücudun dengesi
bozulur. Vücudunun dengesi bozulan çocuk, sağlıklı düşünemeyeceğinden soruları
da doğru cevaplayamayacaktır.
Kaygıya
Bağlı Olarak Vücutta Meydana Gelen Değişikler
Hızlı ve yüzeysel nefes alma, ellerde
ve bacaklarda titreme, yüzde kızarmalar, yerinde duramama, sık sık tuvalete
gitme ihtiyacı, terleme, nefes almakta zorlanma, tüylerin diken diken olması, boğazların
kuruması, kısa süreli de olsa bellek yitimi v.s görülür.
Çocukların sınavlarda yaşadıkları en büyük
problem, kısa süreli de olsa bildiklerini unutmaya bağlı olarak panik yapmalarıdır.
Kısa süreli bellek yitimi geçici olduğundan panik yapma yerine uygun bir nefes
alma egzersizi yapılmalıdırlar. Tabi ki bu nefes alma egzersizi sınavlarda
olduğu gibi sınavlara hazırlanırken de yapılmalıdır.
Sınav
Kaygısı için Yapılması Gereken Egzersizler
Sınav heyecanını yenmek için bedeni;
bedeni kontrol etmek için de nefesi kontrol etmek gerekir.
Nefes
Alma Egzersizi
İyi bir nefes alma egzersizi, iyi
bir nefes almakla başlar. Oturduğumuz koltuk ya da sandalyede arkamıza
yaslanarak oturmalıyız. Sağ elimizi göbeğimizin üstüne, sol elimizi göğsümüzün
üstüne koymalı ve gerekirse gözlerimizi kapatmalıyız.
Zihin, nefes alıp vermeye
odaklanmalıdır. Nefesi burnumuzdan alıp ağzımızdan vermeliyiz. Bunun için de
hayali olarak ciğerimizi ikiye bölmeli ve ciğerlerimizdeki havayı tamamen boşaltmalıyız.
İçimizden “Biiir” diyerek
ciğerimizin yarısını, sonra “İkiii” diyerek tamamını doldurulmalıyız.
Ellerinizin yukarıya doğru hareket ettiğini göreceksiniz. Bu arada dört beş saniye
kadar içerde nefes tutulmalıdır. Burnumuzdan aldığımız nefesi bu sefer, ağızdan
vermeliyiz. Yine içerdeki nefesi kibar bir şekilde “Biiir” diyerek yarısını, “İkiii”
diyerek geri kalan kısmını boşaltmalıyız. Ellerinizin aşağıya doğru indiğini
göreceksiniz. Yeni bir nefes alma egzersizine başlamadan önce dört beş kez
normal nefes alınmalıdır.
Göz
Egzersizi
Gözler; kâğıtların kalitesinin yanı
sıra çalışırken yazılara yakından bakılması, sürekli belli bir noktaya
odaklanılıp hareketsiz kalmasından dolayı yorulur. Bu nedenle soruları okumada
ve cevaplandırmada sıkıntılar oluşmaktadır. Göz yorgunluğu, sınavı
yetiştirememeye bağlı olarak da kaygı yapabilir. Bunun için de günün belirli
aralıklarında göz egzersizleri yapılması gerekir.
Göz egzersizi için işaret
parmağınızı, gözünüze 30 cm
kadar yaklaştırdıktan sonra bir karşıya (dağın tepesi, ağaç, direk, apartmanın
çatısı... olabilir) bir de parmağınızın ucuna bakınız. Bunu beş kez yaptıktan
sonra avucunuzla gözlerinizi kapatınız. Avucunuzla oluşturduğunuz karanlığa
gözler açık bir şekilde beş saniye bakınız. Bunu en az beş kez yapınız.
İkinci egzersiz için gözleri hareket
ettirme adına gözleri; önce sağa, sonra aşağıya, sonra sola, daha sonra da
yukarıya doğru hareket ettiriniz. Bunu beş kez yaptıktan sonra avucunuzla
gözlerinizi kapatınız. Avucunuzla oluşturduğunuz karanlığa gözler açık bir
şekilde beş saniye bakınız. Daha sonra göz hareketleri değiştirilmeli. Önce
sola, yukarıya, sağa ve daha sonra da aşağıya bakıldıktan sonra avucunuzla
gözlerinizi kapatınız. Avucunuzla oluşturduğunuz karanlığa gözler açık bir
şekilde beş saniye bakınız. Bu egzersizi de en az beş kez yapınız.
Sonuç olarak kişi, sınav kaygısını
sadece kendisinin değil, sınava girecek tüm öğrencilerin de yaşadığını
unutmamalı. Yukarda anlatılan egzersizler, sınavlara kadar günün belirli
zamanlarında yapılmalı ki sınavlarda da faydalı olsun.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.