Allah’ın bir emaneti
olarak verilen çocukları, en güzel şekilde yetiştirip büyütmek, anne babaların
en başta yer alan görevlerindendir. Niyet olarak hayırlı evlatlar yetiştirmek
düşüncesinde olan anne babalar, gerçek hayatta ise bilerek ya da bilmeyerek çocukların
dini eğitimlerini ikinci plana atmaktadırlar. Dini eğitimi ikinci plana atan anne
babalar için Cenab-ı Hak Kuran-ı Kerim de şöyle buyurmaktadır:
“Ve iyi biliniz ki, mallarınız ve evlatlarınız birer imtihan
aracından başka bir şey değildir. Büyük mükâfat Allah’ın katındadır.” (Enfal, 8/28)
Çocuklarının bu dünyada
rahat edebilmeleri için her fedakârlığı yapan anne babalar, çocuklarının dini
eğitimleri söz konusu olunca aynı hassasiyeti göster(e)memektedirler. Bu
çocukların anne babaları için Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle
buyurmaktadırlar:
“
Hiçbir baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez.”
(Tirmizi)
“Çocuklarınızı şu üç edep üzerine yetiştirin; Peygamberini
sevmek, onun aile halkını, dost ve yakın arkadaşlarını sevmek, Kur’an okumak.” (Tabarani)
İmam-ı Gazali Hazretleri
de: "Çocuk, ana-babası elinde bir emanettir. Kalbi, kıymetli bir cevher
gibi temizdir. Mum gibi her şekli alabilir. Bütün yazı ve şekillerden uzaktır.
Temiz bir toprak gibi olup, hangi tohum atılsa büyür. İyilik tohumu ekilirse
din ve dünya saadetine kavuşur. Annesi, babası ve hocası sevabına ortak olur.
Şayet fesad tohumu atılırsa helak olur; annesi, babası ve hocası günahına ortak
olur." demektedir.
Çocukların daha yaşı
küçüktür kafası karışır, derslerini engeller diye geciktirilen dini eğitimleri,
normal çocuğun okula geç gönderilmesi kadar sakıncalıdır. Nasıl ki ergenlik
çağındaki bir çocuğu sanayiye göndermek zorsa; dini eğitimin ergenlik döneminde
verilmesi diğer dönemlere nazaran daha zor olacaktır. Çünkü çocukların kimlik
arayışı sürecinde ailenin ikinci plana itilip, arkadaş çevresinin ön plana
çıkarıldığı, buna birde sosyal medyadaki arkadaş çevresi de eklenince aile tarafından iletişimsizliğe dayalı olarak verilecek
dini eğitim, sıkıntılarını da beraberin de getirecektir.
İnternetin yoğun kullanıldığı bu zamanda
BİMDER’in çocukların ilgisini sosyal medyadan alıp hadis yarışması adı altında
peygamber sevgisine ve mesajlarına dikkat çekme çabası takdire şayandır. BiMDER’in amacı; çocuklara burada hadis
ezberletmekle beraber yarışma adı altında çocukların bilinçaltlarına dini
değerleri yerleştirebilmektir.
Ortaokul çağına gelmiş
ve dini eğitim konusunda ciddi eğitim almamış çocuklara anne babalar; çocuklara
dini sevdirme adına BİMDER’in yapmış oldukları faaliyetleri fırsat olarak
değerlendirmeleri gerekir. BİMDER’in ortaokullar için yapmış olduğu bu yarışmayı
çocuklara o manevi havayı teneffüs ettirmeyi ve o sevgiyi tekrar tekrar
tattıracağını düşünüyorum.
BİMDER’in
öğrencilere, dinimizin Kur’an-ı Kerim’den sonraki temel kaynağı olan Hadis-i
Şerifleri okumaya ve ezberlemeye teşvik ederek; hem İslam’ı kaynağından
öğrenmelerini sağlayacak hem de anne babalara ve çocuklara o havayı
yakalatacaktır.
***
BİMDER Başkanı Mehmet
GÖRÜR’ün geçen hafta Bozkır Postası Genel Yayın Yönetmeni Yunus YILMAZ’a
verdiği demeçte katılımın şimdiden 500 geçtiğini ifade etmiş. Anne babalardan
çocukların yarışmaya katılmaları konusunda teşviklerini bekliyoruz. BİMDER’in
yapmış olduğu yarışmaya ortaokul çağındaki çocuklarında katılım fazla olunca aklıma
İbrahim (a.s) bir hikâyesindeki duası aklıma geldi. Hikâyeyi okurken anne
babaların çocuklara dini eğitim verecekleri zaman İbrahim (a.s) gibi şartları oluşturup Cenab-ı Hak’tan yardım
istemelidirler.
Rivayete göre İbrahim (a.s) bir gün yoldan geçen kervanı
durdurur ve onlara bir ziyafet verir. Kervandakiler yemeklerini yedikten sonra
İbrahim (a.s) teşekkür edince İbrahim (a.s); “Sizden bir şey rica etsem yapar
mısınız?” der. Kervandakiler de “Yapabileceğimiz bir şeyse neden yapmayalım”
derler.
İbrahim (a.s) “Sizden bir kere Allah
secde etmenizi istiyorum” der. Kervandakilerde “O kadar yemeğini yedik, bir
kere secdeden ne olacak ki” dereler. Onlar secdeye gidince İbrahim (a.s) hemen
ellerini açar: “Allah’ım elimde ancak bu
kadar geliyor, gerisini Sana havale ediyorum” diye dua eder. Cenab-ı Hak’ta
İbrahim (a.s)’ın duasını kabul eder ve onlara iman kapısını açar.
BİMDER’in yakalattığı
havayı anne babalar, dini eğitim konusunda da üzerlerine düşenleri yaparak
duayı da eksik etmemelidirler. İşte bu dualardan bazı örnekler:
“Ey Rabbim! Beni, soyumdan gelenleri,
namazı devamlı kılanlardan eyle! Ey Rabbimiz! Duamı kabul et!” (İbrahim, 40)
“Allah’ım
senden çocuklarımız için hidayet, takva, iffet ve zenginlik isterim.” (Müslim, Zikir,72)
“Ey Hayy ve Kayyum olan Allah’ım,
rahmetinle yardıma çağırıyoruz. Çocuklarınızı bütün işlerinde doğru kıl, onları
göz açıp kapayıncaya kadar ya da daha kısa süre bile nefislerine bırakma.” (Ebu Davut Cihad,35)
Sonuç olarak; kurulduğu günden beri milli ve manevi değerlere
bağlı gençlik yetiştirme gayreti içinde olan BİMDER’in (BİMDER; “Bozkır İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Gönüllüleri Yardımlaşma ve
Dayanışma için kurulmuş bir dernektir.) faaliyetlerinde Bozkır ve köylerindeki bütün
öğrencileri de kapsayacak şekilde yapmalarını takdire şayan buluyorum. BİMDER
Başkanı Mehmet GÖRÜR hocamızın şahsında tüm yönetim kurulu ile emeği geçenleri böyle
değerli çalışmalarından dolayı tebrik ederim.
Bozkır’daki diğer sivil toplum kuruluşlarından da böyle
eğitici faaliyetler yapmalarını bekliyoruz.
***
NOT: BİMDER; Kuran-ı Kerim meal yarışmasından sonra sünneti de hatırlamak ve
hatırlatmak için ilçe gençliğimize
faydalı olmak için 40 hadis’i ezbere ve güzel okuma yarışması düzenledi.
İlçemizde bulunan on üç ortaokul tarafından 07.05.2014 tarihine kadar
seçilecek birinciler, 14.05.2014 Çarşamba günü saat 14.00’da yapılacak ilçe
birinciliği için Bozkır Yeni Belediye Düğün Salonunda yarışacaklardır.
Çocukların yarışmaya katılmaları konusunda bütün anne babalardan teşvik
bekliyoruz.(Daha geniş bilgi okul idarelerinden ve BİMDER Başkanı Mehmet GÖRÜR
hocamızdan alınabilir.)
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.