Zengibar Kalesi, tarihi M.Ö 2000
lere dayanan ,Bizans döneminin bölgemizde kalan ayakta kalan son antik
yerleşkesi. Bugün bir harabe, ören yeri görünümünde olsa da elbet bir gün ayağa kaldırılacak ve insanlığın
ortak mirası olacak. Umutlarımız ve gayretlerimiz bu yönde. Geçmiş dönemde
cahilce ve bilinçsizce yapılan tahribatlar nedeni ile oldukça hasar gören bu
antik alanı onarma ve yeniden ayağa kaldırma yükünü heyecanla
omuzlayan değerli hocamız Yrd.Doç.Dr. Osman
DOĞANAY omuzlamıştır.
Son yıllarda gerekli yasal izinlerin müsaade
ettiği çalışma alanında yetkisi dahilinde yüzey temizliği ve araştırma işlemini
tamamlamış ve kazı için gereken
koşulların oluşmasını beklemektedir. Ekibinin çalışmasını iki yıldır
konuk olarak gözlemlemekteyim. Tarihi dokuya zarar vermemek için toz zerrelerini adeta üfleyerek çalışan öğrencilerin hassasiyeti,
onların tarihe ve yaptıkları işe olan saygılarını görmek için yeterlidir diye
düşünüyorum. Bu hassasiyeti gördükçe eğitimin ve bilinçlenmenin değeri ve
toplumumuzda ki eksikliği bir kez daha gün ışığına çıkıyor.
Dün akşam saatlerinde Osman hocamız bana
ulaşarak internette yayınlanan video ve fotoğraflardan bahsedip rahatsızlığını
dile getirdi. bahsettiği görüntüleri izleyince
hocamın ses tonunda ki kızgınlığı ve öfkeyi anlayabiliyordum. Konya
Dağcılık İzcilik Doğa Sporları Kulübü (KONDAK) adı altına toplanan sözüm ona
eğitimli ve doğa severlerce, hiçbir arkeolojik kazı bilgi ve deneyimi olmayan
kişilerce arkeolojik alanda gönüllerince, ellerinde
ki küçük kazma ve malalarla kazı yapıp, bu çalışmalarında kaydettikleri görüntüleri internette
yayınlamaktalar. Ve bu işi 2012 yılında da
yaptıkları facebookta ki adreslerinde görünmektedir.
Bu ne saygısızlık bu ne cehalet bu ne cesaret.Bir yanda arkeoloji üzerine eğitim gördükleri halde
toprağı üfleyen öğrenciler, diğer yanda hiçbir eğitimini almadıkları bir alanda
vur patlasın çal oynasın kafalarına göre
kazı yapan insanlar…
Bu
gösteriyor ki bölgenin emniyeti yok.Defalarca bölgenin korunması gerektiği,
bekçi görevlendirilmesi gerektiği ve toplumun daha da bilinçlendirilmesi
gerektiğini dile getirmemize rağmen bir tedbir alınmaması geçen zamanda tahrip edilen ve hatta yok
edilen arkeolojik değerler demektir.15-20 kişilik bir gurup Zengibar Kalesinde
1 gece kalabiliyorsa define avcıları cirit oynuyor demektir.
Osman hocamız “Dağcıların ve izcilerin
arkeolojik sahada kaçak kazı yapmış olması ve bunu sosyal medyada yayımlamaları
büyük küstahlık. 2863 sayılı kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanununa göre
suç”
diyor. Bizde sitemiz aracılığı ile söz
konusu organizasyonu yapan Arif SOLMAZ
ve ekibi hakkında yasaların emrettiği yaptırımların uygulanması için buradan yetkililere sesleniyoruz.
Bu
yazımı okuyan yetki ve sorumluluk sahibi tüm devlet görevlilerinin gereğini
yapacağından şüphem yok. Aynı zamanda halkımızın da bu konuya duyarlı olup
konunun takipçisi olacağına inanıyorum.
Hüseyin
DUMRU.
Bozkır
Tarih Ve Tabiatı Araştırma Koruma Yaşatma Kültür Ve Eğitim Derneği. Bşk Yrd.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.