Gene mübarek bir ayın sonunda gönül, özellikle büyükşehirlerde yani gurbette yaşayanlar için tatil ister.
Tabi tatil deyince hemen aklımıza sahil kentler geliyor, tatil siteleri deniz, kum, güneş.
Öyle tatile elbette ihtiyaç var, ama bu bayram tatili denizden, kumdan, güneşten önce manevi bahçesinde gezindiğimiz tohum attığımız mübarek ayın meyvesini yeme zamanı.
Öncelikle ecdat veya ecdat yadigârı memleketini görme ziyaret etme hal hatırlar sorup o memleket insanıyla maddi ve manevi hasbıhal etme zamanı.
Bayram tatilini Bozkır’lı mutlaka ama mutlaka dünyanın neresinde olursa olsun eğer tatile çıkacaksa Bozkır’da yapmalı. En azından Bozkır’a bir uğramalı. Bozkır havasını almalı, suyunu içmeli, ekmeğini etli ekmeğini yemeli.
Her uğrayan Bozkır’a bir katkı sunmalı, Bozkır insanı en azından bayramlarda bari azda olsa nefes almalı.
Böylece hem bayram dolayısıyla ecdat topraklarını ziyaret edip sılayı rahim yapmış olur, eş dost akraba görmüş olursunuz, hem de kendi memleketinize katkı yapmış olursunuz.
GURBETÇİ GELİYOR’DA YA BOZKIR HAZIR MI?
Tabi geçtiğimiz yıl gene aynı köşede “Bozkır’a gitme zamanı” demiştik. Gidilmesi gerektiğini belirterek buna benzer bir yazıyı kaleme almıştık. Öncelikle Bozkır esnafı hoşnut olduğu intibasını almıştık. Ama geldik gördük hayal kırıklığı yaşamıştık.
Bozkır esnafı özellikle Bayram zamanını, harman zamanı görmesi gerekirken gurbetten gelen tatilciler mağduriyet yaşayıp ciddi tepkiler vermişti. Gene bu köşede “ne umduk ne bulduk” diye yazarak sitem etmiştik.
Zaten işin özü de budur. Doğru olan neyse onu yazmaktır. Gücenmek kırılmak yok, doğrudan vazgeçmek hiç yok.
Olumsuzlar neydi diye geçmişi irdeleme yerine ne yapılmalı diyelim isterseniz.
Öncelikle Belediyesi ve Bozkır esnafı bayrama bir festival, bir şenlik, bir harman zamanı olarak bakmalı ve ona göre hazırlıklarını yapmalı!
Bayram öncesi gerekli olan tüm tedbirler alınmalı!
Gurbetten gelenlerin geneli kendi araçlarıyla geleceği için, Bozkır’ın yerli araçlarıyla birleşince ciddi bir park sorunu oluyor çözüm bulunmalı. Birçok hemşerimiz Bozkır’dan ceza alarak dönüyorlar. Bozkır memurları biraz daha toleranslı olmalı!
Büyük küçük özellikle gıdaya yönelik esnaf Bayram’ın ilk günü dahil kapatmamalı, ona göre tedbirini almalı!
Tek fırının nöbetçi kalması yetmiyor. Saatlerce ekmek kuyruğunda bekleyen gurbetçi hemşerilerimiz her yıl şikayet ediyorlar. Tüm fırınlar çalışmalı!
Normal zamanda olduğu gibi bayramda da köylere ekmek, gıda, tüp, manav servisleri yapılmalı!
Diyebilirsiniz bayram bizimde hakkımız. Doğrudur elbette sizinde hakkınız fakat üç gün sonra o potansiyeli göremeyeceksiniz!
Birçok gurbetteki hemşerimiz artık kapılarını bayramlardan bayramlara açıyor, evindeki ihtiyacını günü birlik tedarik ediyor. Evinde o zamanında ne ihtiyaç ise onu almaya çalışıyor. Onun için o fedakârlığı Bozkır yönetimi ve esnafı yapmalıdır!
Bozkır insanı fedakârdır, cefakârdır, hemşerisini düşünür. Ben inanıyorum ki, o gelenlerin birçoğu geldiği yerden alışveriş yapma yerine Bozkır esnafından yapmayı tercih eder. Buna Yalıhüyük, Ahırlı ve köylerini de dâhil edebiliriz. Fakat son üç dört senedir, bu sorunlar yaşanıyor Bozkır’da gelen gurbetçi hep şikâyetle dönüyor. Gurbetteki Bozkır’lıyı kaçırmayın ne olur!
İşte böyle sevgili Bozkır’lı!
Haddimiz değil, sizlere akıl vermek ama o ecdat yurdu topraklara azıcık saygımız sevgimiz varsa, o ecdat yurdunu koruyalım diyorsanız, gurbetteki Bozkır’lı tatilini, olmadı hiç olmazsa bir kısmını Bozkır’da geçirmek boynunun borcudur. Bozkır yöneticileri ve esnafı da, yani denildiği gibi yerli Bozkır’lı da fedakârlığı yapmak bu dönem için gerekli önlemleri almak zorundadır.
Böylece Ramazan’ın ve Bayram’ın rahmeti ve bereketi tüm insanlığa olduğu gibi, Bozkır’a ve Bozkır insanının üzerine olsun!
Selametle!
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.