Türkiye yeni bir döneme giriyor. Ülke ilk kez sözde halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanıyla tanıştı. Sözde diyorum çünkü önceki yazılarımda da yazmıştım anti-demokratik bir seçim sistemiyle halka seçtirildi Cumhurun Başı.
Dayatma adayları vatandaşın önüne koydular adaletsiz bir seçim çalışması ve anti-demokratik bir seçim sitemiyle bunları seçeceksin dediler ve Cumhur Başını bir şekilde seçti. Yine de yeni Cumhurbaşkanlığı ülkemize ve yeni Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a hayırlı olsun.
Adaylar arasındaki farklılığa bakmaya bile gerek yok. Demokrasinin ve adaletin işlemediği bir yerde adaylarında hiç önemi yok. Tabi sistem böyleyse Politikanı da ona göre üreteceksin. Muhalefet yani çatı adayı Ekmelettin İhsanoğlu'nu vatandaşın huzuruna sürenler çokta iyi siyaset üretemediler. Buna rağmen tahminlerden fazla oy aldı. Her türlü gücü arkasına alan Erdoğan tahminlerin altında oy aldı. Burada asıl üstünde durulması gereken HDP (PKK) adayı Selahattin Demirtaş'ın aldığı oy ve %27'nin sandığa gitmemesi.
Demirtaş'ın bu kadar oy alması, belki kendini göstermeye başlamıştı. Tam bir Cumhurbaşkanı adayı gibi konuşmalarıyla gönül kazanmasını bildi. Tabi buda oy'a yansıdı. Şimdi zaten sık sık üstünde durdukları kendi kendilerine ilan ettikleri özerklik ve daha çok yerelde hak istedikleri konuları dayatmaya başlayacaklar. İktidar zaten her tür tavizi verdi bu güne kadar, bundan sonra daha da koparmaya çalışacaklar.
Bir diğer konuda %27 gibi bir çoğunluk kesimin sandığa gitmemesi. Haydi, en son yerel seçimlere göre bile bakarsak %17 gibi bir kesim sandığa gitmedi. Tabi bahane tatil zamanı olması ama iş öyle değil. Sandığa gitmeyen kesim tatilde olsa bir şekilde sandığa giderdi. 2011 genel seçimleri de tatil zamanına gelmesine rağmen sandığa gitti oyunu kullandı. Bu kesim dedi ki; "Anti-demokratik seçim sistemiyle, dayatma adaylarla bizi kandıramazsınız. Cumhurbaşkanını halka seçtiriyoruz diyerek bir tiyatro oynadınız biz de bu oyunun içinde olmayacağız" dediler. Tabi bu aslında en çok diğer adaylar yerine Erdoğan'a yaradı. Eğer o kesim sandığa gitseydi büyük bir bölümü Erdoğan'a vermeyecekti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN NE YAPACAK?
Seçim akşamına kadar, seçim çalışmalarında ve öncesinde Başbakan olarak ciddi şekilde bir tutumu vardı, buda hiç iyi değildi. Başbakan Erdoğan'ın. Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan tutum ve davranışını değiştirip değiştirmeyeceği merakla bekleniyor. Özelliklede 17 Aralık yolsuzluk operasyonu sonrasında tüm programlarında kutuplaştıran, ötekileştiren, ayrıştıran ve dışlayan konuşmalar yaptı. Bu tutumunu Cumhurbaşkanı adaylığı döneminde de devam ettirdi. Seçim akşamında balkon konuşmasında kısmen değiştirmiş olsa da aslında mesajlarının arasında kutuplaşmayı hissetmek mümkündü. Verdiği 76 milyonun Cumhurbaşkanı olacağını ve Türkiyelilik mesajları biraz yapmacık gibi geldi, konuşmanın içinde sırıttı. Erdoğan'ı tanıyanların bunu yapamayacağı kanaati doğdu. Şimdiye kadar hatta adaylık döneminde bile Gürcü denmesinden rahatsız olan, "affedersiniz Ermeni" dediler diyen Erdoğan'ın seçimden sonra böyle bir dönüş yapması mümkün olmadığı gerçeği vardı. Paralel üzerine tüm konuşmalarında söylediği gibi yine yükleneceği mesajını verdi, bir farkla alttaki vatandaşlar diye ayırarak. Asıl sorulması gerekende burası. Dün Paralel derken abiler ablalar diye tüm vatandaşları kaplarken ne oldu da ayırma mecburiyetini hisseti? 17 Aralıkla görünen pislikler ancak böyle kamufle edileceği için yine en çok paralel söylemleri devam edecektir. 22 Temmuz zulmü devam edecektir.
YERİNİ KİME BIRAKIR
Alelacele kongreye gidiyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü saf dışı yapmak istercesine gidilen kongrede muhtemelen veda konuşmasını da yapmış olacak. Tabi veda edecek mi? Sorusu da herkesin merakı. Cumhurbaşkanı gibi duracak mı? Yoksa iktidarın başı gibi hareket mi edecek? Görünen odur ki uydu bir genel başkan ve başbakan seçilecek partinin de iktidarında gizli başı gene Erdoğan olacak. Talimat gelecek iradeyi cüzziye yoksunu olacak genel başkan emredersiniz diyecek. Böyle bir başbakan kime kısmet olur bilmem ama kendi çevremde olanların ağzı sulanıyor, o çevre de olmaktan böyle bir başbakan çıkmasından haya duyarım. Böyle talimatlara bağlı uydu, iradeyi cüzziye içinde bir başbakan olmasından olmamasını yeğ tutarım. Bakalım Mevla'm neyler eylerse güzel eyler!....
Selametle …..
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.