İstişare etmek her zaman hayırlıdır. Başkalarının görüşünü almak, sormak, danışmak ne acizliktir ne de sizi küçük düşürür. Aksine soran- danışan- istişare eden adam bilgili adamdır. Cahil adam her şeyi kendisinin bildiğini düşünür,her şeyi ben bilirim- ben daha iyi yaparım der ama, bilgili adam bilmediğini bilendir. Bu yüzden bilgili olan başkalarının da düşüncelerine önem verir, bilmediği şeyler olabileceğini düşünüp istişare eder. Fikir fikiri doğurur, bazen küçük bir çocuktan bile bir şeyler öğrenme şansınız vardır. Elbette bu akıllı insanlar için geçerli bir durum, maalesef herkes için bu geçerli değil.
Geçtiğimiz hafta Akçapınar koruluğunun kesiminin durdurulması ile ilgili sevincimizi paylaşmıştım. Pek çok kişiden konuyla ilgili telefonlar aldım, herkes memnuniyetini sevincini belirtiyordu. Ancak bir kısım aklı evvel kişiler var ki, kısık sesle de olsa homurdandılar, neymiş efendim Bozkır'a yapılacak hizmete hayır diyormuşuz. İşimiz gücümüz muhalefet etmekmiş. Bizim gibiler Bozkır'a yapılan hizmetten rahatsız oluyormuş. Bu tip insancıkları muhatap almak doğru değil elbette, çünkü bir lafa bir de adama bakıyorum, gerek yok dikkate almaya diyorum da yine de bir noktadan sonra yeter ama diyesi geliyor insanın…
Bu aklı evvel kişilere göre seçim bitse de seçim öncesi mantığı devam ettirilmelidir. Herkes küsmeli, birbirinden nefret etmeli, seçimden önce rakip olduğu kişilerin gözünü oymalı ,elinden gelirse hizmetine engel olmalıdır. Kendileri böyle olduğundan herkesi de kendileri gibi sanırlar. Seçimin demokratik bir hak olduğunu bilmezler, seçim sonunda el ele ne yapabiliriz diyenlere hayretle bakarlar. Kendileri kin ve nefretle dolu olduklarından, herkesin kin ve nefretle yaşamalarını isterler. Kendileri böyle olunca da herkesi öyle sanırlar. Bu yüzden en ufak bir eleştiri, en ufak bir zıt görüş onlar için muhalefet etmek, hizmeti engellemek anlamına gelir. Hemen yapıştırırlar "zaten muhalefet"… Bakın seçimden önce her türlü propagandayı yapan adaylar, seçim sonrasında el sıkışırlar, ve olması gerekende budur ancak, bu aklı evveller bunu anlayamazlar. Anlamadığı için kapı komşusuyla, akrabasıyla hâlâ küs dargındır "benim oy verdiğim yere vermedi" diye… Bu tür insanlar seçimleri bir demokratik hak olarak algılayamadıklarından, etraflarına kin ve nefret kusarlar…
Bizler dün Bozkır'da yaşıyorduk, bugün buradayız, nasipse gelecekte de burada yaşayacağız. Öyleyse Bozkır'a yapılacak bir hizmete hayır diyecek,iyi gelişmelere sevinmeyecek, aksine iyi gelişmelere üzülecek kadar aptal mıyız ki her fikir beyanımızda muhalefet diye etiketliyorsunuz. Beğenmediklerini eleştirmek, daha iyi yapılması için fikir beyanında bulunmak ,istişare etmek muhalefet etmek değildir aklı evvel kardeşim. Birilerine yaranmak, yerini sağlamlaştırmak gibi gayelerle, kraldan çok kralcılık yapacağım diye maskara olduğunu görmüyor musun? Gerekirse en iyisinden muhalefetimizi de yaparız, beğenmediğimiz de tepkimizi de koyarız ancak doğru yapılana da doğru demesini biliriz. Bozkır'a yapılan bize yapılıyor,kimse cebinde götürmeyecek.
Bu sebeplerle Akçapınar Çamlığının kesiminin durdurulmasına sevinmek, muhalefet etmek değildir, hizmete karşı durmak değildir, doğaya doğallığa olan saygımızdan sevgimizdendir. Gerçi senin gibi aklı evveller bunu da anlamaz ya!
Filiz Kılınçel
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.
