Selçuk Üniversitesinin 2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı Açılış Töreni'nde, özofajektomi ameliyatını dünyada en iyi icra eden cerrahlar arasında bulunan ünlü göğüs, kalp, damar cerrahı Prof. Dr. Mustafa Öz'e "Tıp" ve "Girişimcilik" alanlarında "Fahri Doktora Payesi" tarafımdan tevcih edildi. Yeni eğitim-öğretim yılının ilk dersini de "Bozkır'daki Kerpiç Evden Boğaz'daki Yalıya" başlığıyla artık Selçuk Üniversiteli olan Prof. Dr. Mustafa Öz verdi.
Prof. Dr. Mustafa Öz'ün Amerika Birleşik Devletleri (ABD)'nde yaşayan oğlu dünyaca ünlü kalp cerrahı, yazar ve televizyon sunucusu Prof. Dr. Mehmet Öz, programa görüntülü olarak bağlanıp babasının tıp alanında saygı duyulan önemli bir kişilik olduğunu söyledi. Babasının ve annesinin üzerinde büyük emekleri bulunduğunu anlatan Dr. Mehmet Öz, babasına fahri doktora verilmesi nedeniyle Selçuk Üniversitesine teşekkür etti.
1925 yılında Konya'nın Bozkır ilçesinde doğan Mustafa Öz, ilkokul eğitimini zor şartlarda memleketinde tamamladı. Babası terzi veya demirci olmasını istemesine rağmen küçük Mustafa "Baba, ben okumak istiyorum." diyerek geleceğe dair kararlılığını ortaya koydu. Fakat ne Bozkır'da eğitimini sürdürebileceği okul ne de Mustafa'yı Konya şehrinde okutacak imkânları vardı. Neyse ki Mustafa, devlet parasız yatılılık ve bursluluk sınavını kazanıp ortaokul ve liseyi Konya'da okudu. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini burslu olarak kazandı. Devlet bursu kitap, defter gibi eğitim masraflarını sağlamıyordu. İkinci sınıfa geçtiğinde eğitimi için gerekli olan stetoskop ve anatomi atlasını temin edecek maddi imkânı olmadığından dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye mektup yazarak kendisine anatomi atlası hediye edilmesini talep etti. Cevap gecikmedi ve Dolmabahçe Sarayı'ndan gelen yetkililerle bir kitabevine gidilerek üç cilt anatomi atlası ve bir stetoskop alındı. Prof. Dr. Mustafa Öz, bu kitapları ve stetoskopu yaşadığı günlerin anısına hâlâ sakladığını ve Selçuk Üniversitesine hediye edeceğini konuşmasında belirtti.
Askerliğini yaptıktan sonra Çankırı'nın Çerkeş ilçesinde hükümet tabipliği yapan Dr. Öz'ün aklında ABD'ye gitmek vardır. Cleveland'daki Doctor's Hospital'a yazdığı mektuba olumlu cevap alan Dr. Öz, kariyerini geliştirmek üzere tek kelime İngilizce bilmeden ABD'ye gider. Dil bilmemenin ve maddi zorlukların sabırla ve çalışarak üstesinden gelen Dr. Öz, önce genel cerrahide, ardından göğüs, kalp, damar cerrahisinde uzmanlık unvanını alır. ABD'de 45 yıl akademik kariyer ve cerrahlık yapan Prof. Dr. Mustafa Öz, ABD ve Türkiye'deki bazı tıp fakültelerinde cerrahi bilimler bölüm başkanlığı görevini yürütmüştür. Cerrahi alanına yaptığı bilimsel katkıların yanı sıra başarılı girişimlere de imza atan Prof. Dr. Mustafa Öz, doğduğu topraklara ve ülkesine minnettarlığını Bozkır'da üniversitemiz öğrencileri için yaptırdığı yurt ve Bozkırlılar için yaptırdığı sağlık ocağıyla göstermeye çalışarak hemşehrilerinin sevgi ve saygısını kazanmıştır.
Prof. Dr. Mustafa Öz'ü gazetelerde çıkan röportajlarından tanıyordum. Bozkır'daki Meslek Yüksekokulumuzun müdürü aracılığıyla kendisiyle irtibat kurdum. Telefonda birkaç kez sohbet edip e-posta aracılığıyla haberleştikten sonra Prof. Dr. Mustafa Öz'ü yalısında iki defa ziyaret ettim, uzun sohbetlerine dayanılarak hazırlanan kitabı bu arada okudum. Temmuz 2015 tarihinde İstanbul'a gelen oğlu Prof. Dr. Mehmet Öz şerefine verilen akşam yemeğinde ve gelini Lisa Hanım'ın doğum günü kutlamasında da beraberdik. Sayın büyüğümün oğlu çok iyi tanınıyor ama ailesinin tamamı başarılı ve değerli. Torunu Daphne Nur Öz ve kızı Seval Öz, yaptıkları başarılı çalışmalarla ABD'deki en etkili 30 Türk-Amerikan kadını arasında 1. ve 4. sıradalar. Kıymetli büyüğümle birbirimizi çok sevdik. Bir Türk'ün ABD'de kaldığı 45 yılda imza attığı nadir görülen başarıların ve girişimciliğin fahri doktorayı fazlasıyla hak ettiğine ve bu unvanın memleketi olan Konya'nın kıdemli ve en büyük üniversitesi tarafından verilmesi gerektiğine inanarak bu yönde Selçuk Üniversitesi Senatosuna verdiğim teklif oy birliğiyle kabul gördü.
Prof. Dr. Mustafa Öz, üniversitemizin açılış dersinde gençlere, "Mezun olduktan hemen sonra yabancı bir ülkeyi görün. Yabancı dil bilmiyorum, diye kendinizi hapsetmeyin, öğrenin. Yeni bakış açıları kazanırsınız. Ben hiçbir zaman 'Bu işi yarım bırakayım' demedim. İmkânsızlıklar bana güç verdi. Literatürü de takip etmeyi ihmal etmeyin ve daha da önemlisi literatüre bir şeyler katmaya çalışın. Ama nereye giderseniz gidin, köklerinizden ve Türkiye'den kopmayın." tavsiyelerini yaptı.
Esra Tüzün'ün Prof. Dr. Mustafa Öz hakkında yazdığı kitabın, başta tıp eğitimi alan/almak isteyen gençler olmak üzere, bir vizyonu olan ve engelleri fırsata çevirmek üzere bir yol arayanlara ilham vereceğine inanıyorum. Yazımı Sayın Prof. Dr. Mustafa Öz'ün iki yıl önce dile getirdiği cümlelerle bitireyim: "88 yaşındayım. 100 yaş için yeni hedeflerim var. Hayat yolculuğuna başladığım o Bozkır'daki hedeflerim gibi..."
Fizyolojik sınırlar içerisinde kalmanız dileğiyle.
Not: Yazının hazırlanmasına katkılarından dolayı Değerli Dostum Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş'e teşekkür ederim.
Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL,
Selçuk Üniversitesi Rektörü
Selçuk Üniversitesi Rektörü
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.