.jpg)
Evimizde işyerimizde bir çok giyilmeyen kıyafetlerimiz var, kime versek diye düşünüyorduk. Artık herkes öyle bulduğunu giymiyor malum, birsini görüyorsun çarşıda pazarda, soruşturuyorsun ve üzerindeki kirli pisli eski püskü kıyafete bakarak içinden gelerek bir güzel giydiriyorsun, ancak bir gün sonra bir bakıyorsun ki yine aynı eskilerle yırtık pırtık kıyafetlerle dolaşıyor. Kimisinin kendini acındırmak için böyle yaptığını anlıyorsun, kimisinin de ihtiyacı olmadığı halde böyle dolaştığını… Ramazan aylarında kapınızı çalanı boş göndermemek adına hepimiz bir şeyler veriyoruz ama bir araştırınca adamın senden benden iyi olduğunu görüp şaşırıyoruz. Bu tip adamlar yüzünden gerçekten ihtiyaçlı olanları anlayamıyoruz, hepimizin başında bunlar…
Geçtiğimiz hafta Bozkırlılar Vakfı Bozkır şubesinden arkadaşlar geldiler. Konya'da çadırlarda yaşayan bir gurup Suriyeli için yardım topladıklarını söylediler, çok sevindik ne var ne yoksa topladık verdik. Etrafımızda ki konu komşudan da topladık bir şeyler, Bozkırlı kardeşlerim ellerinden geleni gönüllerinden kopanı verdiler ve yolladık. Yardımcı olan, vesile olan herkesten Allah razı olsun. Toplanan kıyafetler eski falanda deği,l malum şimdi zaten kimse bir şeyi eskiyesiye giymiyor ama etiketi üzerinde olan kıyafetler bile vardı. Savaştan kaçan bu insanlara bizim de küçük bir desteğimiz olduğu için mutlu olduk. İnşallah tez zamanda ülkelerine kavuşur geri dönerler…
Siyasi konulara pek aklımız ermez ama yaşananlar da ortada, bu insanlar durduk yere ülkelerini bırakıp gelmediler. Yakılan yıkılan ülkelerinden kopuk gelmek kolay olmasa gerek… Yaşamlarına tanıklık ettiğim Suriyeliler var, bir dokun bin ah işit, üç kuruşa emeğini sömürenlerimi sorarsınız, kadınlara fuhuş teklif edenlerimi… Bir şekilde kendilerini ülkemize attı bu insanlar… Yanlış politikalar yüzünden kayıtlı kayıtsız her yerde bu insanlar, güvenlik anlamında ciddi tehlikeleri de içinde barındırıyorlar ama gözümüzün önünde de soğuktan titreyen çocuklara kayıtsız kalamaz Türk Milleti… Nitekim Bozkırlıda sert mizacına rağmen pamuk gibi bir kalbi olduğunu gösterdi. Teşekkür ederiz insanlık adına…
Bu arada bizim de bir durup düşünmemiz gerekiyor, bizler de az mücadelelerden geçmedik, dedelerimiz bu toplarda biz huzurlu yaşayalım diye şehit düştüler, bir nesil neredeyse vatan müdafaasında şehit oldu. O günleri hatırlamak ,geçmişi unutmamak unutturmamak gerekiyor ve Ortadoğu'da olup bitenleri görüp, o insanların halini görüp, bin kez şükretmemiz gerekiyor. Hem Atatürk'e hem tüm şehitlerimize bir kez daha Rahmet okumak gerekiyor. Ve şunu da unutmamak gerekiyor, Ortadoğu'dan kaçanların sığınabildikleri bir Türkiye var, ancak biz Türklerin gidebileceğimiz hiçbir yeri yok, başka Türkiye yok. Bu yüzden bu toprakların, bu devletin kıymetini bilmemiz, geçmişimizi iyi okuyup hatırlayıp minnet duymamız, gelecek için ise daha akıllı ve daha çalışkan olmamız gerekiyor… Sağ sol çatışmalarıyla sendelettikleri Ülkemizi,Türk Kürt çatışmalarıyla yere sermek isteyenler yine avuçlarını yalayacaklar ancak, yeni bir belayı da başımıza sarmak, bizi bölmek, birbirimize düşürmek için yeni senaryolarında hazırlandığını unutmamalıyız. Yeni senaryolarında mezhep savaşları olduğunu, bizleri alevi Sünni diye ayrıştırmak için gayret ettiklerini ,nifak tohumları serpmeye çalıştıklarını unutmayalım… Ülkemize ve vatanımıza dört elle kardeşçe sarılırsak kimse bize bir şey yapamaz. Ama uyanık olmak, akıllı olmak bu işin püf noktasıdır.
Yeniden yardımını esirgemeyenler hemşerilerimize ve buna vesile olan Vakfımız görevlilerine çok teşekkür ederim….
Filiz Kılınçel
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.
