Recent Comments

ADI NE OLURSA OLSUN DAR ALANDA KAYBOLAN PAZAR


Geçen haftaki yazım "Cuma Pazarı" için yapılan yeni yer ile ilgili oldu.
Biz dedik ki, "Cuma Pazarı" bölgenin borsası, yaklaşık 4 ilçeyi kapsamakta, yeni yer dar gelir, dar alana sıkışan bir "Cuma Pazarı" potansiyelini kaybeder ve yok olur.
Yazımın altına yorum yapanlar olayı başka yöne çevirmeye çalıştı. Yok günü değişsin, yok dışarıdakiler işe karışmasın falan filan…
Öncelikle şunu iyi bilelim ki, Bozkır'lı dünyanın neresinde olursa olsun o bir Bozkır'lıdır. Dışarıdaki Bozkır'lı, yerli Bozkır'lı diye bir ayırım asla ve asla kabul edilemez, çok çirkin bir ifadedir. Bozkır'ın şu an ki nüfusunun yaklaşık dört katı aktif nüfusu vardır. Bozkır'lı nereye giderse gitsin kütüğünü aldırmıyor. Bozkır'lı olarak kalmak istiyor. Tatilinde de Bozkır'ı hep tercih ediyor.
Dışarıda ki Bozkır'lı bir şeyler yapılsın diye çırpınıyor.
Keşke daha eskilerde de bir şeyler yapılsaydı Bozkır da bugünkü Bozkır olmasaydı.
Makamını almış, yükünü tutmuş Bozkır'lılar buraya yatırım yapmıyor diyorsanız sonuna kadar katılıyorum, dışarıya yaptığı yatırımların onda birini de Bozkır'a yapsalar bir başka olur.
"CUMA PAZARI, BOZKIR PAZARI"
Adını ne derseniz deyin bizim demek istediğimiz dar alana sıkışan Pazar kapasitesini kaybedeceğidir.
Ama madem tartışma açıldı Cuma Pazarının önemine de birkaç kelam edelim. Pazarın önemini geçen sayıda zaten yazmıştım. Cuma günü olmasına gelince kuruluş aşamasında özelliklemi seçilmiş bilinmez ama isabetli bir gün olduğu kesin.
Şöyle bir gerilere gidelim çok eskileri bırak bundan 30-40 yıl öncesindeki köy hayatını göz önüne getirelim.
Dedik ya burası bir semt mahalle pazarı değil dağdaki yaylacıdan çevre ilçe köylerine kadar geniş bir alana hitabeden bölgede borsa görevi gören bir Pazar.
Memur ve yerli oturanın yansıra köy ve yayla bazlı bir Pazar.
O zam ki köylü yerine göre eşeğiyle bir saat mesafeli tarla ve bahçede iş yapıyordu. Dört saat yürüyerek yaylaya gidiyordu. Cami olmayan yaylalarda hayvanına bakıyordu. Pazarın Cuma günü olmasıyla iki işini birlikte hallediyordu.  Pazar bir başka gün olsaydı köydeki ve yayladaki insanlar iki gün işinden gücünden kalacak belki bir çok kişi dağdan Cuma namazına yetişemeyecekti.
Birde Pazar; Pazar günü kurulsun diye bir fikir var elbette fikirdir saygı duyarız ama Pazar günü eczane kapalı, kuyumcu kapalı, bayramda bile açmayan marketler kapalı en önemlisi devlet daireleri kapalı nasıl olacak?
Köydeki insanlar yaşlı, kadın araç bulunmayan köylerden mesai saati olan günlerde nasıl gelip gidecek?
Asıl tartışılması gereken gün ve Cuma saati değil, asıl tartışılması gereken gününe, adına ne derseniz deyin pazarın kapasitesinin küçülmesi.
Şöyle bir göz önüne alalım pazar kurulumuna. Mevcut pazar yeri doluyor, anıt meydanı giyim ve manifaturayla doluyor, caminin oraya kadar taşıyor, okulun oraya kadar doluyor hatta diğer cadde ve sokaklara kadar taşıyor. Elbette şehrin tamamına yayılması çok doğru değil daha derli toplu olmalı, kapalı belli bir alana yapılması çok doğru ama dar alana sıkıştırarak değil.
Pazarcıya yer vererek yerleştirdiniz ya haftada bir pazara mahsulünü getirip geçimini sağlayan köylüyü ne yapacaksınız?
Pazar tahtası olmayan haftada bir çorap çamaşır gibi geçimlik satış yapanları ne yapacaksınız?
Velhasıl yapılan şeyler elbet güzeldir ama biraz enine boyuna düşünülmeli yaptım oldu denilmemelidir.
Aslında her yönetici bir şeyler yapmanın çabasındadır fakat asıl mesele ben yaptım oldu meselesidir. İstişare, mutabakat müesseselerinin kapalı tutulmasıdır.
Ben merak ediyorum bu pazar yeri projesi yapılırken gerekli istişare yapıldı mı?
Çayın kenarına banklar konulurken çay kenarı esnafıyla istişare yapıldı mı?
Ben yaptım oldu bitti, cilalama makyajlama adına da hizmet diyoruz.
Selametle kalın….
Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.