Aydın'da Havaalanı yapılması şartı ile 1956 yılında 500 dönüm arazisini Devlet Hava Meydanları İşletmesi Umum Müdürlüğü'ne şartlı olarak bağışlayan Mustafa Çıldır'ın varisleri 60 yıl aradan sonra bağışladıkları arazi havaalanı yapılmayınca araziyi geri almak için çalışma başlattı.Mirasçılar "bu alan bağışlanma şartlarına uygun havaalanı olarak faaliyete geçirilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde mirasçıları olarak hibeden rücu yolundaki hukuki süreci başlatmak zorunda kalacağız" dedi
Çıldır Ailesi'nin en yaşlı fertlerinden 92 yaşındaki Şevki Çıldır, "32 yaşında iken bağışladığımız bu arazinin havaalanı olduğunu görmeden babam vefat etti. Vefat etmeden önce de 'Bu işin takipçisi ol' dedi. Ben de 92 yaşına girdim. Halen havaalanı yapılmadı. Devletin vaadini yerine getirmemesi nedeniyle son bir yazı yazdık. Eğer 1 yıl içinde havaalanı sivil uçuşlara açılmazsa arazimizi geri almak için dava açacağız" dedi.
Edinilen bilgiye göre; Cumhuriyet'in ilk yıllarında Konya Bozkır'dan çoban olarak Aydın'a gelen Mustafa Çıldır, yıllarca hayvanlarını otlattığı Tepecik civarında bulunan arazileri biriktirdiği paralarla satın aldı. Aydın'da iyi para kazanan Mustafa Çıldır, vatan edindiği Aydın'a eser kazandırmak amacıyla 1956 yılında şu anda Çıldır Havaalanı olarak bilinen bölgeden 500 dönüm arazisini havaalanı yapılması şartı ile önce Aydın Valiliği'ne ardından da protokol ile 10 Ocak 1957 yılında Devlet Hava Meydanları İşletmesi Umum Müdürlüğü'ne bağışladı. Mustafa Çıldır bağışı yaparken tapu kaydına da "Münhasıran Hava meydanı olarak kullanılmak ve ileride Hava Meydanı olarak kullanılmaktan sarfınazar edildiği takdirde vahibe veya mirasçılarına rücu etmek ve Tayyare Meydanı isminin de Çıldır Hava Meydanı konulmak kayıt ve şartı ile hibe edilmiştir" yazdırttı.
Edinilen bilgiye göre; Cumhuriyet'in ilk yıllarında Konya Bozkır'dan çoban olarak Aydın'a gelen Mustafa Çıldır, yıllarca hayvanlarını otlattığı Tepecik civarında bulunan arazileri biriktirdiği paralarla satın aldı. Aydın'da iyi para kazanan Mustafa Çıldır, vatan edindiği Aydın'a eser kazandırmak amacıyla 1956 yılında şu anda Çıldır Havaalanı olarak bilinen bölgeden 500 dönüm arazisini havaalanı yapılması şartı ile önce Aydın Valiliği'ne ardından da protokol ile 10 Ocak 1957 yılında Devlet Hava Meydanları İşletmesi Umum Müdürlüğü'ne bağışladı. Mustafa Çıldır bağışı yaparken tapu kaydına da "Münhasıran Hava meydanı olarak kullanılmak ve ileride Hava Meydanı olarak kullanılmaktan sarfınazar edildiği takdirde vahibe veya mirasçılarına rücu etmek ve Tayyare Meydanı isminin de Çıldır Hava Meydanı konulmak kayıt ve şartı ile hibe edilmiştir" yazdırttı.
Türkiye'de Atatürk'ün Etimesgut Havalanı'nı bağışlamasından sonra bir vatandaş tarafından arazisi bağışlanmış tek havaalanı özelliğini de taşıdığı belirtilen Çıldır Havaalanı bağışın yapılmasının hemen ardından gerekli çalışma yapılarak uçuşlara açıldı. Araziyi bağışlayan Mustafa Çıldır da 1959 yılında hacca bu havaalanından uğurlandı. Mustafa Çıldır aktarmalı olarak buradan Arabistan'a uçtu. Ancak bir süre sonra havaalanı çeşitli gerekçelerle uçuşlara kapatıldı. Mustafa Çıldır Hacdan döndükten kısa süre sonra 5 Ağustos 1963 tarihinde vefat etti.
"BABAMIN VASİYETİ ÜZERİNE DAVA AÇIYORUZ"
Havaalanının sivil uçuşlara kapatılması üzerine ilgili kurum ve kuruluşlarla bakanlıklara defalarca yazı yazdıklarını belirten Mustafa Çıldır'ın varislerinden Şevki Çıldır, havaalanı şartı ile bağışladıkları Çıldır Havaalanı önünde açıklama yaptı. Babasının mezarına gidip 60 yıldır verdikleri mücadeleyi de anlatan Şevki Çıldır, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü'ne bilgi için de Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Ulaştırma Bakanlığı makamlarına dilekçe göndererek bağışladıkları alanın bağış şartına uygun olarak kullanılmasını istedi.
Havaalanının sivil uçuşlara kapatılması üzerine ilgili kurum ve kuruluşlarla bakanlıklara defalarca yazı yazdıklarını belirten Mustafa Çıldır'ın varislerinden Şevki Çıldır, havaalanı şartı ile bağışladıkları Çıldır Havaalanı önünde açıklama yaptı. Babasının mezarına gidip 60 yıldır verdikleri mücadeleyi de anlatan Şevki Çıldır, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü'ne bilgi için de Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Ulaştırma Bakanlığı makamlarına dilekçe göndererek bağışladıkları alanın bağış şartına uygun olarak kullanılmasını istedi.
"BABAMIN KEMİKLERİ SIZLAMASIN DİYE DAVA AÇACAĞIZ"
Aradan 60 yıla yakın süre geçmiş olmasına rağmen hibeye konu taşınmazın hibe edenin arzularına ve hibenin belirtilen koşullarına uygun olarak kullanılmadığını belirten Mustafa Çıldır'ın varisi Şevki Çıldır, dilekçesinde "Defalarca yazışma yaptık verilen cevaplar tatmin edici değildir. Şu anda Çıldır Havaalanı uçuş okuluna kiraya verilmiştir. Kesinlikle alan, bağışçının bağışlama şartına uygun kullanılmamaktadır. Hibenin gerekçesi ve şartları tapulama tutanağında açıkça yazılı olup bağışladığımız arazide yapılan faaliyetlerin hiçbiri bu koşulları taşımamaktadır. Esasen kiraya vermiş olmanız başlı başına hibe edenin iradesine ve arzusuna aykırı olup, bu dahi bağıştan rücuu gerektiren bir husustur. Muris babam arzu ettiği eseri göremediği gibi, bizler de hayli yaşlandık sanırım bu gidişle biz de göremeyeceğiz. Netice olarak bu alan bağışlanma şartlarına uygun havaalanı olarak faaliyete geçirilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde mirasçıları olarak hibeden rücu yolundaki hukuki süreci başlatmak zorunda kalacağız" ifadelerine yer verdi.
Aradan 60 yıla yakın süre geçmiş olmasına rağmen hibeye konu taşınmazın hibe edenin arzularına ve hibenin belirtilen koşullarına uygun olarak kullanılmadığını belirten Mustafa Çıldır'ın varisi Şevki Çıldır, dilekçesinde "Defalarca yazışma yaptık verilen cevaplar tatmin edici değildir. Şu anda Çıldır Havaalanı uçuş okuluna kiraya verilmiştir. Kesinlikle alan, bağışçının bağışlama şartına uygun kullanılmamaktadır. Hibenin gerekçesi ve şartları tapulama tutanağında açıkça yazılı olup bağışladığımız arazide yapılan faaliyetlerin hiçbiri bu koşulları taşımamaktadır. Esasen kiraya vermiş olmanız başlı başına hibe edenin iradesine ve arzusuna aykırı olup, bu dahi bağıştan rücuu gerektiren bir husustur. Muris babam arzu ettiği eseri göremediği gibi, bizler de hayli yaşlandık sanırım bu gidişle biz de göremeyeceğiz. Netice olarak bu alan bağışlanma şartlarına uygun havaalanı olarak faaliyete geçirilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde mirasçıları olarak hibeden rücu yolundaki hukuki süreci başlatmak zorunda kalacağız" ifadelerine yer verdi.
Kaynak :Milliyet
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.