Recent Comments

REYTİNG UĞRUNA


Ali Dutal
 Televizyonun birinde faili meçhul cinayetleri ortaya çıkarma, kayıp kişileri bulma ağırlıklı program sunan Müge ANLI'nın son günlerde sürekli gündeme getirdiği, yirmi altı yıl önce Hac farizasını yerine getirmek için Hacca giden kadının kaybolması ile ilgili bölümler dikkatimi çekti. Dikkatimi çektiği içinde, bu yazıyı yazma zorunluluğunda olduğumu hissettim ve onun için kaleme aldım.
Müge ANLI'nın programı ilgi alanım dışında olup programın yayınlandığı saatte boş zamanımda yok; doğrusunu söylemem gerekirse zamanım olsa da izlemem. Her neyse, Hacda kaybolan kadının haberini de kayın validem anlatırken öğrendim. Öğrendikten epey sonra yine kayın validem izlerken bir defa denk geldim, seyrettim ve zaman zaman takip ettim. Seyrettikçe sinirlendim ve "bu kadın neyin peşinde diye" tepkimi ortaya koydum!
Elbette ki televizyon programlarını yapanlar, sunanlar programın seyredirliğinin yani reytinginin yüksek olmasını isterler. Reytingi ne kadar yüksek olursa o kadar reklam alır ve televizyon sahiplerine o kadar para kazandırırlar.
 İyi de kardeşim sizin programınızın reytingi yüksek olacak diye sınır tanımadan her istediğinizi yapma hakkınız da olmamalı! İnsanların duygularıyla bu kadar oynamaya gerek olmadığı gibi kutsal değerlerimizi programınıza alet ederek insan algılarına olumsuz tesir edemezsiniz
Böyle bir olay olmuş veya olmamış; ancak, bu ve buna benzer olaylar dünyanın her tarafında yaşanabilir. İnsanın olduğu her yerde iyilerde kötülerde olabilir. Beni isyan ettiren bir kadının kaybolması ile ilgili bir program nasıl bu kadar uzatılır; bu olay ülkemizin en önemli televizyonlarından birinde sürekli gündemde tutulur; açıkçası bir Müslüman olarak beni rahatsız etmektedir.
-Diyeceksiniz ki seni niye rahatsız ediyor?
Hac, Mekke, Medine bizim için çok çok önemli değerlerimizdir. Mekke'ye Mekke-i Mükerreme yani ikram edil edilmiş, muhterem; Medine-i Münevvere yani nurlanmış, aydın demek. Her iki mübarek şehir de Peygamber Efendimizle (sav) ikram bulmuş, nurlanmıştır. Onun için benim hassas şuurlu milletim Efendimizin, Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevverinin isimlerini duyduğu zaman ellerini kalplerine götürür ve içlerinde bir titreme olur. İşte sevgi budur, aşk budur!!!
Sen her gün tut; "Arap kadını Hac'da kaçırdı, Mekke'nin, Medine'nin gecekonduları, arka sokakları vs." sürekli insanların bilinç altına olumsuzlukları yerleştir ve güzelim Hac, Mekke Medine algılarına darbe vur.
Kardeşim! Devletimizin dış temsilcilikleri var; yapılması gerekenleri onlar yaparlar. İnsanların duygularını sömürdüğünüz yetmediği gibi bir de kutsal toprak algısını kadın kaçırılan, güvensiz yer algısına çevirmeye ne hakkınız var!
Program yapımcıları, insanımızın hassasiyetlerine, toplumun değerlerine saygı duymalıdırlar. Tamam, kayıp birini bulmanın kayıp yakınlarını ne kadar sevindireceği önemli olmakla birlikte sorumlu yayıncılık ilkelerini de göz ardı etmemeliyiz.
Sadece bu program değil; televizyonlarımızın yaptığı başta evlendirme programları olmak üzere, dizileri, filmleri bu topluma ne kazandırıyor. Kahir ekseriyeti toplumun kültürüne, değerlerine hiçbir katkı yapmadığı gibi tam tersi milli ve manevi değerlerimize darbe vurmakta olup kültür emperyalizmine hizmet etmektedir ve özellikle genç nesillerimizi öz değerlerine yabancılaştırmaktadırlar.
Gerek devletimizin kurumları ve gerekse millet olarak bunlara karşı yapılması gerekenleri yapmalı, tepkimizi usulü dairesince göstermeliyiz. İş işten geçtikten sonra bağırmanın, çağırmanın bir faydası olmuyor!
Duyarlı bir vatandaş ve Müslüman olarak duyarlılığımı ortaya koymak için duygularımı paylaştım.
  


  

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.