1999 yılında Konya il merkezinde ''Bozkırlılar Eğitim ,Kültür ,Folklör ve Dayanışma Derneği'' kurulur.Kurucuları : Yeniköy'lü Yusuf Dülger,Taşbaşı'lı Ahmet Atalay, Taşbaşı'lı Ahmet Halis Aral,Sazlı'lı Durmuş Küçük,Kozağaç'lı Ramazan Uysal, Taşbaşı'lı Ramazan Ünsal ve Arif Arık'tır.
Adı geçen dernek;sosyal ve kültürel etkinlikler yaparak bölge insanının sorunları ile ilgilendi.Bültenler,dergiler yayınlayarak,sempozyumlar düzenleyerek bölge çok yönlü incelenip,inceletilip yorumlandı.Sunumlar ve araştırmalar ansiklopedik kitap ve kitapçıklar halinde ilgilenenlerin hizmetine sundu.
2006 yılında yönetim kurulu üyelerinden Çumra eski belediye başkanlarından Soğucak'lı Zeki Sayacı şu öneriyi getirdi:
Panko Birlik başkanı ve yönetimi ile temasa geçelim.Bozkır'a da bir yatrımı programa aldırmaya çalışalım dedi.Panko Birlik başkanından randevu alma görevini üstlendi.Randevuyu aldı. Dernek yönetim kurulu üyelerinden Zeki Sayacı,Mustafa Yılmaz,Mithat Arı,Ruhsar Loras,Muhsin Ertekin görüşmeye gittiler.Panko Birlik başkanı Recep Konuk sıcak karşıladı.Öneriye de sıcak baktı.Bu öneriyi yönetim kuruluna getireceğim sözünü verdi.Sağ olsun sözünün arkasında durdu.Bu arada dernek olarak ve etkili ve yetkili kişiler arkası bırakılmadı takip edildi.Bozkır'a ''pekmez, sirke ve meyve suyu fabrikası'' kurulması kararını sayın Recep Konuk Panko Birlik genel kurulundan çıkarttı.Yer arandı,Sarıoğlan'a merkezi oluşu ve uygun arsanın bulunşu nedeniyle karar verdiler.
O yıllardaki kapatılan Sarıoğlan belediye başkanı 226.000 metre kare arsayı fabrikaya tahsis ettirip, bedava verdi. Böylece yer tahsis de yapıldı.Bozkır,Hadim,Ermenek,Taşkent,Sarıveliler,Ahırlı,Yalıhüyük,Güneysınır ilçeleri kısaca bölgenin üzüm,elmma,vişne,kiraz vb.ürünlerinin bu fabrikada işlenmesi ve istihdam sağlanması amaçlardandı.
Panko Birlik, adı geçen ilçelerin ilçe tarım müdürlüklerine ve ziraat odalarına çeşitl üzüm fidanları ve meyve fidanları dağıttı.Üreticilerin teşvik edilmesi ve fabrikada işlenecek ürünlerin üretilmesi istendi.Bu ürünler üretilirken istihdam sağlanması da amaçlardandı.Bazı bölgeler önemini kavrayarak işi sıkı tuttu.Bazıları ise fazla önem vermedi.
Fabrika 106.000 metre kare kapalı alan ve 120.000 metre kare açık alanda 2015 yılında faaliyete geçti.100 kişinin üzerinde insan istihdam edilmektedir.
Bölgenin üretillen elmasını,üzümünü ve diğer meyvelerini işlemektedir.Ne yazık ki bölgede yeterli ürün bulunamadığından çoğu ürünü bölge dışından temin etmektedir.
Bu fabrikada üzüm pekmezi,üzüm ve elma sirkesi,üzüm ve çeşitli meyve suları üretilmektedir.Büyük marketlerde ve Torku satış merkezlerinde pazarlanmaktadır.Bu ürünler kontrollü üretildiği için hem sağlıklı,hem de hilesizdir.
Adı geçen fabrikanın oluşumunda öncülük edenlere Panko Birlik (Torku) genel başkanı Recep Konuk'a bölge insanı ne kadar teşekkür etseler azdır.Çünkü bölgenin ilk ve tek köklü kuruluşudur.
Konya Bozkırlılar Eğitim,Kültür,Folklor ve Dayanışma Derneği şu öncülükleri de yapıp hizmete sunmuştur. 2006 yılında geniş katılımlı I. Bozkır Sempozyumunu yapmıştır.Sempozyum sonunda konuşmacıların sunumlarını kitap halinde bastırmıştır.Kitap 625 sayfa ciltli ansiklopedik özellik taşımaktadır. Sarıoğlan'a fabrika fikrini ortaya atıp gerçekleştirilmesi çalışmaları.2015 yılında II. Bozkır sepozyumu.Bu sempozyum daha geniş kapsamlı yapılmıştır.Uluslar arası katılımcılar da olmuştur.Sempozyumda sunulan eserler Selçuk Ünüversitesi Proföserlernden Hasan Bahar öncülüğünde kitap haline getirildi.Basıma hazır ansiklopedi niteliğndeki iki ciltlik bu eser maddi nedenden bastırılamamıştır.Şimdilik internet ortamında hizmete sunulmuştur.Kitap intenetten II.Bozkır sempozyumu girişiyle rahatlıkla okunmaktadır.İlgilenenlere bu vesile ile duyurmuş da olayım.
II.Bozkır Sempozyumu kitabının kitap olarak basılması gelecek kuşaklara büyük bir miras olacaktır.Yerel yönetimlerin bu konuda duyarlı olması dileğimdir. Konya'da kurulu dernekler il merkezinde yaşayan ve dışarıdan gele Bozkır'lılara danışmanlık görevi yanında olnakları ölçüsünde yardımcı olmaktadırlar. Dernek süreli yayınlarla,dergilerle kültürel faaliyetler yapmaktadır.Yeşil Bozkır dergisini çıkartıp hizmete sunmaktadır.
Bura kadar bir derneğin öncülük ve yaptıklarından söz ettim.Yakından uzağa gideyim dedim.Biraz uzunca oldu kusura bakmayın.
Bozkır insanına hizmet amacıyla kurulmuş çok örgütümüz var.Sivil toplum kuruluşu olan bu vakıf ve dernekler de bölgeye bir çok hizmet sunmuş ,sunmaktadır.
Bozkırlılar Vakfı İstanbul,Konya ve Bozkır'a hizmet binaları yaparak bölge insanının hizmetine sunmuştur.Ayrıca kurulduğundan bu yana ünüversitede okuyan muhtaç Bozkır'lı öğrencilere burs vermiş ve verneye devam etmektedir.En son Bozkır'a Sağlık Bilimleri Fakültesi açılmak istendi fakat bina,yer yoktu.Bozkırlılar Vakfı Bozkır'da yapmış olduğu külliye niteliğindeki binasını bu amaçla kullanılmak üzere hiçbir talepte bulunmadan verdi.Bu büyük bir hizmettir.Ankara'da takip edilirse fakültenin açılmsana hiçbir engel kalmadı.Bozkır insanı emeği geçenlere Allah razı olsun deyip, teşekkür etmesi gerekir.
Diğer dernekler büyük şehirlerde birbirini tanımayan köylüsünü,ilçelisini,heşehrisini kayanıştırma,tanıştırma görevevini yapmış ve yapmaya devam etmektedir.Yapabileceği kadar bölgesindeki muhtaç ve ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunmaktadırlar.Bölgesindeki okul ,cami,suvat gibi ortak kullanum alanlarının ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktadırlar.
Tümünün emek ve yaptıkları yadsınamaz.Hizmet edenlere teşekkür edilmeli,kutlanmalıdır.
Bu yazımı yazmaktaki asıl amacım sorunlara ve yapılabileceklere değinmekti.Yazı ister istemez uzadı.Çünkü böylesi konular kısa yazılamıyor.
STK'ların esas görevlerinden en önemlilerinden biri istihdam yaratıcı yatırımlara öncülük ve istihsali değerlendirici araştırmalar yapmak olmalıdır.Klasikleşmiş toplantılar,davetler vb.leri elbette önem taşır.İnsanların kaynaşmalarını sağlar ,fakat üretken olması gerekir.Bazı toplantılar esefle söylüyorum'' gösteriş ve şov''dan öte gidemiyor.
Bölge birlikleri oluşturularak istihdam ve istihsal artırıcı projeler hazırlanmalıdır.Hazırlanan bu projeler ilgili devlet kurumları ile temasları sıklaştırıp hayata geçirilmeleri sağlanmalıdır.Hayata geçince iş sahaları açılır,üreticide teşvik edilmiş olur.Bunun yararı hem bölgeye hem de ülkeye olur.
Adı geçen dernek;sosyal ve kültürel etkinlikler yaparak bölge insanının sorunları ile ilgilendi.Bültenler,dergiler yayınlayarak,sempozyumlar düzenleyerek bölge çok yönlü incelenip,inceletilip yorumlandı.Sunumlar ve araştırmalar ansiklopedik kitap ve kitapçıklar halinde ilgilenenlerin hizmetine sundu.
2006 yılında yönetim kurulu üyelerinden Çumra eski belediye başkanlarından Soğucak'lı Zeki Sayacı şu öneriyi getirdi:
Panko Birlik başkanı ve yönetimi ile temasa geçelim.Bozkır'a da bir yatrımı programa aldırmaya çalışalım dedi.Panko Birlik başkanından randevu alma görevini üstlendi.Randevuyu aldı. Dernek yönetim kurulu üyelerinden Zeki Sayacı,Mustafa Yılmaz,Mithat Arı,Ruhsar Loras,Muhsin Ertekin görüşmeye gittiler.Panko Birlik başkanı Recep Konuk sıcak karşıladı.Öneriye de sıcak baktı.Bu öneriyi yönetim kuruluna getireceğim sözünü verdi.Sağ olsun sözünün arkasında durdu.Bu arada dernek olarak ve etkili ve yetkili kişiler arkası bırakılmadı takip edildi.Bozkır'a ''pekmez, sirke ve meyve suyu fabrikası'' kurulması kararını sayın Recep Konuk Panko Birlik genel kurulundan çıkarttı.Yer arandı,Sarıoğlan'a merkezi oluşu ve uygun arsanın bulunşu nedeniyle karar verdiler.
O yıllardaki kapatılan Sarıoğlan belediye başkanı 226.000 metre kare arsayı fabrikaya tahsis ettirip, bedava verdi. Böylece yer tahsis de yapıldı.Bozkır,Hadim,Ermenek,Taşkent,Sarıveliler,Ahırlı,Yalıhüyük,Güneysınır ilçeleri kısaca bölgenin üzüm,elmma,vişne,kiraz vb.ürünlerinin bu fabrikada işlenmesi ve istihdam sağlanması amaçlardandı.
Panko Birlik, adı geçen ilçelerin ilçe tarım müdürlüklerine ve ziraat odalarına çeşitl üzüm fidanları ve meyve fidanları dağıttı.Üreticilerin teşvik edilmesi ve fabrikada işlenecek ürünlerin üretilmesi istendi.Bu ürünler üretilirken istihdam sağlanması da amaçlardandı.Bazı bölgeler önemini kavrayarak işi sıkı tuttu.Bazıları ise fazla önem vermedi.
Fabrika 106.000 metre kare kapalı alan ve 120.000 metre kare açık alanda 2015 yılında faaliyete geçti.100 kişinin üzerinde insan istihdam edilmektedir.
Bölgenin üretillen elmasını,üzümünü ve diğer meyvelerini işlemektedir.Ne yazık ki bölgede yeterli ürün bulunamadığından çoğu ürünü bölge dışından temin etmektedir.
Bu fabrikada üzüm pekmezi,üzüm ve elma sirkesi,üzüm ve çeşitli meyve suları üretilmektedir.Büyük marketlerde ve Torku satış merkezlerinde pazarlanmaktadır.Bu ürünler kontrollü üretildiği için hem sağlıklı,hem de hilesizdir.
Adı geçen fabrikanın oluşumunda öncülük edenlere Panko Birlik (Torku) genel başkanı Recep Konuk'a bölge insanı ne kadar teşekkür etseler azdır.Çünkü bölgenin ilk ve tek köklü kuruluşudur.
Konya Bozkırlılar Eğitim,Kültür,Folklor ve Dayanışma Derneği şu öncülükleri de yapıp hizmete sunmuştur. 2006 yılında geniş katılımlı I. Bozkır Sempozyumunu yapmıştır.Sempozyum sonunda konuşmacıların sunumlarını kitap halinde bastırmıştır.Kitap 625 sayfa ciltli ansiklopedik özellik taşımaktadır. Sarıoğlan'a fabrika fikrini ortaya atıp gerçekleştirilmesi çalışmaları.2015 yılında II. Bozkır sepozyumu.Bu sempozyum daha geniş kapsamlı yapılmıştır.Uluslar arası katılımcılar da olmuştur.Sempozyumda sunulan eserler Selçuk Ünüversitesi Proföserlernden Hasan Bahar öncülüğünde kitap haline getirildi.Basıma hazır ansiklopedi niteliğndeki iki ciltlik bu eser maddi nedenden bastırılamamıştır.Şimdilik internet ortamında hizmete sunulmuştur.Kitap intenetten II.Bozkır sempozyumu girişiyle rahatlıkla okunmaktadır.İlgilenenlere bu vesile ile duyurmuş da olayım.
II.Bozkır Sempozyumu kitabının kitap olarak basılması gelecek kuşaklara büyük bir miras olacaktır.Yerel yönetimlerin bu konuda duyarlı olması dileğimdir. Konya'da kurulu dernekler il merkezinde yaşayan ve dışarıdan gele Bozkır'lılara danışmanlık görevi yanında olnakları ölçüsünde yardımcı olmaktadırlar. Dernek süreli yayınlarla,dergilerle kültürel faaliyetler yapmaktadır.Yeşil Bozkır dergisini çıkartıp hizmete sunmaktadır.
Bura kadar bir derneğin öncülük ve yaptıklarından söz ettim.Yakından uzağa gideyim dedim.Biraz uzunca oldu kusura bakmayın.
Bozkır insanına hizmet amacıyla kurulmuş çok örgütümüz var.Sivil toplum kuruluşu olan bu vakıf ve dernekler de bölgeye bir çok hizmet sunmuş ,sunmaktadır.
Bozkırlılar Vakfı İstanbul,Konya ve Bozkır'a hizmet binaları yaparak bölge insanının hizmetine sunmuştur.Ayrıca kurulduğundan bu yana ünüversitede okuyan muhtaç Bozkır'lı öğrencilere burs vermiş ve verneye devam etmektedir.En son Bozkır'a Sağlık Bilimleri Fakültesi açılmak istendi fakat bina,yer yoktu.Bozkırlılar Vakfı Bozkır'da yapmış olduğu külliye niteliğindeki binasını bu amaçla kullanılmak üzere hiçbir talepte bulunmadan verdi.Bu büyük bir hizmettir.Ankara'da takip edilirse fakültenin açılmsana hiçbir engel kalmadı.Bozkır insanı emeği geçenlere Allah razı olsun deyip, teşekkür etmesi gerekir.
Diğer dernekler büyük şehirlerde birbirini tanımayan köylüsünü,ilçelisini,heşehrisini kayanıştırma,tanıştırma görevevini yapmış ve yapmaya devam etmektedir.Yapabileceği kadar bölgesindeki muhtaç ve ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunmaktadırlar.Bölgesindeki okul ,cami,suvat gibi ortak kullanum alanlarının ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktadırlar.
Tümünün emek ve yaptıkları yadsınamaz.Hizmet edenlere teşekkür edilmeli,kutlanmalıdır.
Bu yazımı yazmaktaki asıl amacım sorunlara ve yapılabileceklere değinmekti.Yazı ister istemez uzadı.Çünkü böylesi konular kısa yazılamıyor.
STK'ların esas görevlerinden en önemlilerinden biri istihdam yaratıcı yatırımlara öncülük ve istihsali değerlendirici araştırmalar yapmak olmalıdır.Klasikleşmiş toplantılar,davetler vb.leri elbette önem taşır.İnsanların kaynaşmalarını sağlar ,fakat üretken olması gerekir.Bazı toplantılar esefle söylüyorum'' gösteriş ve şov''dan öte gidemiyor.
Bölge birlikleri oluşturularak istihdam ve istihsal artırıcı projeler hazırlanmalıdır.Hazırlanan bu projeler ilgili devlet kurumları ile temasları sıklaştırıp hayata geçirilmeleri sağlanmalıdır.Hayata geçince iş sahaları açılır,üreticide teşvik edilmiş olur.Bunun yararı hem bölgeye hem de ülkeye olur.
Sivil toplum örgütlerinin maddi güçleri sınırlıdır.Fakat birlikte hareket edildiği takdirde,maddi güçten daha fazla bir gücü olduğu gerçektir.Fabrika örneği, Bozkır'a açılacak Fakülte örneği gösterilebilir.Bir kıvılcım bazen çok şeyin başlangıcı olabilir.
En değer taşıyanlardan biri de bağış ve yardımların bölge insanına yapılmasıdır.Rahmetli dedem ''Belenin (küçük tepecik) arkasına hayır yapımaz''derdi.Çünkü görmüyorsun,takip edemiyorsun,kontrolsüz olduğundan şüphe götürüyor.Şühe olduğundan hayırın da hayırı kalmayabiliyor.Çok acıma duygusundan,merhamet duygusundan yararlanan simsarlar var.Şunu belirmekte yarar görüyorum.Köklü devlet kontrolünde olan Kızıl ay ,Mehmetcik vakfı vb.leri bu anlattıklarımın dışında tutmak gerekir.
Sivil toplum kuruluşları hayır (fitir,zekat,bağışlar,vb) bağışlarını kendi kontrollerinde toplayıp,bölgesi ve bölgesi insanlarının yararına kullanmalıdır.Bu uygulamayı yapabilen dernekler yok değil.En güzel uygulayanlardan birine Küçükhisarlık derneğini gösterbiliriz.Köyün fitir,zekat ve bağışlarını toplayıp ihtiyaç sahiplerine aracısız ulaştımaktadır.Özellikle ünüversitede okuyan köylülerinden istekde bulunanlara ayrılacıksız burs vermektedir.Köyün ihtiyaçlarına ve maddi sıkıntısı olanlara durumuna göre yardımcı olmaktadır.Kutlamak gerekir.Bunu bir örnek olsun diye yazdım.Diğerleri de imkanları oranında hizmet mutlaka yapıyorlardır.
Bozkır'ın Türkiye genelinde 60'ın üzerinde dernek ve vakıf örgütleri var.Bir ilçe için bu sayı azımsanmayacak bir rakamdır.Birlik oluşturulup bir federasyon çatısı altında toplansa ,bölgenin çözülmez sorunu ve yapılamaz,sonuçlandırılamaz projesi kalmaz görüşündeyim.
En değer taşıyanlardan biri de bağış ve yardımların bölge insanına yapılmasıdır.Rahmetli dedem ''Belenin (küçük tepecik) arkasına hayır yapımaz''derdi.Çünkü görmüyorsun,takip edemiyorsun,kontrolsüz olduğundan şüphe götürüyor.Şühe olduğundan hayırın da hayırı kalmayabiliyor.Çok acıma duygusundan,merhamet duygusundan yararlanan simsarlar var.Şunu belirmekte yarar görüyorum.Köklü devlet kontrolünde olan Kızıl ay ,Mehmetcik vakfı vb.leri bu anlattıklarımın dışında tutmak gerekir.
Sivil toplum kuruluşları hayır (fitir,zekat,bağışlar,vb) bağışlarını kendi kontrollerinde toplayıp,bölgesi ve bölgesi insanlarının yararına kullanmalıdır.Bu uygulamayı yapabilen dernekler yok değil.En güzel uygulayanlardan birine Küçükhisarlık derneğini gösterbiliriz.Köyün fitir,zekat ve bağışlarını toplayıp ihtiyaç sahiplerine aracısız ulaştımaktadır.Özellikle ünüversitede okuyan köylülerinden istekde bulunanlara ayrılacıksız burs vermektedir.Köyün ihtiyaçlarına ve maddi sıkıntısı olanlara durumuna göre yardımcı olmaktadır.Kutlamak gerekir.Bunu bir örnek olsun diye yazdım.Diğerleri de imkanları oranında hizmet mutlaka yapıyorlardır.
Bozkır'ın Türkiye genelinde 60'ın üzerinde dernek ve vakıf örgütleri var.Bir ilçe için bu sayı azımsanmayacak bir rakamdır.Birlik oluşturulup bir federasyon çatısı altında toplansa ,bölgenin çözülmez sorunu ve yapılamaz,sonuçlandırılamaz projesi kalmaz görüşündeyim.
İçten güzel temennilerimle saygılar. 24.12.2017
Mithat ARI
Küçükhisarlık köyünden Emekli Öğretmen
Mithat ARI
Küçükhisarlık köyünden Emekli Öğretmen
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.