.jpg)
Nüfusumuzdaki düşüş hızına bakarsak önümüzdeki on yıl içinde yirmi binlere kadar ineceğiz. Bunun bir çok nedeni var, her sohbetin mutlak konusu bunlar. Geçmişte yapılan hatalar, şimdi yapılamayalar falan derken, derin bir iç geçirip çaresizce susuyoruz. Bozkır'ın nüfusunun büyük çoğunluğunu köyler oluştururdu. Köylerin boşalmasıyla çöküş hızlandı. Köyler nasıl boşaldı hepimizin malumu, gençlerin köyde kalmak istemeyişi en büyük faktör de köyde kalanların da bir şekilde mecburen tembelliğe alıştırıldığını görüyoruz. Maalesef bu tembellik zorunlu bir tembellik ve başka çare bırakmayan bir tembellik. Ektiği diktiği para etmeyen verdiği kadarını bile alamayan insan ne yapsın?
Cuma günü elinde yumurta kolileri gördüğüm teyzeye sitem etmiştim. "siz de yumurtanızı marketten alırsanız biz ne yapalım, evleriniz bahçeli, tavuklar fazla bakım ve zahmette istemez, niye iki tavuk alıp mis gibi köy yumurtası yemiyorsunuz" dedim. Bir dokundum bin ah işittim tabi.. Haklısın dedi teyze, ama hadi yazın salarsın bağa bahçeye de kışın ne yapacaksın dedi, yemin torbası kaç para biliyor musun,bir hesap et ,yeme verdiğin para kadar bile yumurta alamazsın. İyi de dedim eskiden nasıl olurdu bu işler, yem falan yoktu nasıl bakarlardı tavuğa dedim. Eskiden genci yaşlısı durmazdık ki dağdan dağa sekerdik, nerede ot var biçerdik, saklardık çalışırdık,ekerdik biçerdik,kendimizden kalan arpayı buğdayı tavuğa verirdik, şimdi eken mi kaldı biçen mi dedi. Haklısın deyip sustum.
Yine bir Cuma günü bir teyze kocasına "aman yoğurt almayı unutmayalım" dedi. Siz de mi dedim. Kendiniz yapsanıza yoğurdunuzu, mis gibi köy yoğurdu, biz bile süt buldukça kendimiz yapıyoruz deyince teyze güldü. Ah yavrum dedi köyde inek mi kaldı da süt bulalım, birkaç kişi var inek bakan onlar da kendilerine yetecek kadar bir şey, nerden bulalım sütü dedi. Eskisi gibi değil ki bakımı masraflı bu yüzden kimse bulaşmıyor, bir de tembelleşti köylü kimse ot biçmeye falan gitmiyor, saman olmuş şu fiyat yem olmuş bu fiyat bir de yeni nesili televizyon başından nasıl kaldıracaksın da inek koyun peşinde koşturacaksın de bakalım deyince, yine haklısın dedim ve sustum.
Eskiden köyden misafir gediğinde evin mutfağında bayram olurdu. Sütler, peynirler, yumurtalar, çeşit çeşit meyveler gelirdi, şimdi köylü bile marketin yolunu tutuyorsa, ortada büyük bir yanlış var demektir. Bu yanlıştan ülke olarak bir an öce dönmemiz gerekiyor. Hükümette bu yanlışı görmüş olacak ki köye dönmek isteyenler için "300 koyun projesi" başlatmış. Ayrıntılarını internetten öğrenebilirsiniz, inceleyin, araştırın belki işinize yarar. Belki bir umut olur, araştırın derim…
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.
