Eğitim öğretim yaşantılarında bir dönemi daha geride bırakan ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri için yeni bir dönem resmen başladı: Yarı yıl tatili ve karne heyecanı… Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Seher Akdeniz, ailelerin, karnelerini alan çocuklarına yönelik tutumlarına vurgu yaparak önemli açıklamalarda bulundu.
"Eğitim Hayatına Yeni Başlayan Çocuklar İçin, Okul Hayatı Karışık Olabilir"
Ailelerin karne zamanı, çocuklarına olan davranışlarına değinen Dr. Öğretim Üyesi Seher Akdeniz, "Öğrenciler tatil dönemine girerken, karne heyecanını da beraberinde yaşıyor. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli şey ailelerin, karnelerini alan çocuklarına yönelik tutumlarıdır. İlkokul dönemiyle birlikte gelişimsel bağlamda çocuklarda başarıyı elde etme duygusuna karşılık, aşağılık duygusu geliştirme dönemine geçiş de söz konusu oluyor." dedi. Eğitim hayatına başlayan çocuk için okul yaşantısı ve buna uyum sürecinin de oldukça karmaşık bir süreç olduğunun altını çizen Akdeniz, "Kısıtlı bir çevreden çıkıp daha sosyal anlamda hareketli bir ortama geçen çocukların alışma süreçleri her çocuk için farklılık gösterebilir. Bütün bu yeniliklere uyum sağlamaya çalışırken çocukların notlarına anne babaların verdiği olumsuz tepkiler, onları daha sonraki yıllarda da etkileyecek bir aşağılık duygusunun içerisine sokabilir." şeklinde konuştu.
"Gösterilen Gelişmelere Odaklanmak, Daha İşlevsel Sonuçlar Doğurur"
Ailelerin, çocuklarının gösterdikleri gelişmelere odaklanmalarının ve yanlarında olduğunu hissettirmelerinin, onlar için motivasyon kaynağı olduğuna vurgu yapan Akdeniz, "Eksikliklere odaklanmak, incitici davranışlarda bulunmak çoğu zaman motivasyonu sağlamak yerine öğrencilerin kendilerini hayatın diğer alanlarına da aktarılacak şekilde kusurlu hissetmelerini sağlayabilir. Bunun yerine az da olsa gösterilen gelişimlere odaklanmak, çocuklarının yanında olduğunu gösteren sözel ifadeler kullanmak, çocuklarımızın neye ihtiyacı olduğunu belirlemek, bu ihtiyaçları karşılamak için ufak adımlar atmak daha işlevsel sonuçlar doğurur." ifadelerini kullandı.
Karne Dönemi ile İlgili Ebeveynlerin Dikkat Etmesi Gereken Hususlar
Karne dönemi ile ilgili önemli hatırlatmalar yapan Akdeniz, "Karneleri başarısız bile gelse çocukları yargılamadan, ılımlı konuşmalarla destek olunmalıdır. Çocuklara karşı anlayışlı olmak, incitmeden dinlemek onları güçlü kılar. Önlemler alındığında karne notları düzeltilebilir ancak çocuğun kişiliğine verilecek bir zararın telafisi o kadar kolay olmayabilir. Çocukları desteklemek, onların güçlü yanlarını ortaya çıkarmak çok önemlidir." dedi. Tatilde çocukların keşfederek, spor yaparak, bilim ve sanat etkinliklerine katılarak öğrenmeleri gerektiğine değinen Akdeniz, "Tatilin, öğrencilerin dinlenmesi için verilen bir zaman dilimi olduğu unutulmamalıdır. Başarısız olunan derslerle ilgili zorlayıcı olmayan bir çalışma planı yapılabilir. Çocuklar ders çalışmayı bırakırken, -az çalışmış olsalar bile- çalışmayı mutlu bırakmasına özen gösterilmelidir. Tatilde çocukların televizyon, bilgisayar, tablet vs. ile çok fazla zaman geçirmesine izin vermeden onlarla etkileşimsel zamanlar oluşturulması gerekir.
"Çocuklar, Söyleneni Değil, Yapılanı Yapar"
Ebeveynlerin çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmesinin önemine değinen Akdeniz, "Küçük çocuklarınızla birlikte oyun oynayın, gençlerle sohbet edin, birlikte aktivitelere katılın. Çocuklarınız söylediklerinizi değil yaptıklarınızı yaptığı için birlikte kitap okuyun, hastaları ziyaret edin, yardıma ihtiyacı olanlara yardım edin. Millî, manevi, kültürel geziler planlayın. Tatil döneminde çocuğunuzun ilgi ve yeteneklerini keşfetmesine rehberlik edin." diyerek tatil dönemi için ebeveynlere birbirinden değerli tavsiyeler verdi.
"Eğitim Hayatına Yeni Başlayan Çocuklar İçin, Okul Hayatı Karışık Olabilir"
Ailelerin karne zamanı, çocuklarına olan davranışlarına değinen Dr. Öğretim Üyesi Seher Akdeniz, "Öğrenciler tatil dönemine girerken, karne heyecanını da beraberinde yaşıyor. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli şey ailelerin, karnelerini alan çocuklarına yönelik tutumlarıdır. İlkokul dönemiyle birlikte gelişimsel bağlamda çocuklarda başarıyı elde etme duygusuna karşılık, aşağılık duygusu geliştirme dönemine geçiş de söz konusu oluyor." dedi. Eğitim hayatına başlayan çocuk için okul yaşantısı ve buna uyum sürecinin de oldukça karmaşık bir süreç olduğunun altını çizen Akdeniz, "Kısıtlı bir çevreden çıkıp daha sosyal anlamda hareketli bir ortama geçen çocukların alışma süreçleri her çocuk için farklılık gösterebilir. Bütün bu yeniliklere uyum sağlamaya çalışırken çocukların notlarına anne babaların verdiği olumsuz tepkiler, onları daha sonraki yıllarda da etkileyecek bir aşağılık duygusunun içerisine sokabilir." şeklinde konuştu.
"Gösterilen Gelişmelere Odaklanmak, Daha İşlevsel Sonuçlar Doğurur"
Ailelerin, çocuklarının gösterdikleri gelişmelere odaklanmalarının ve yanlarında olduğunu hissettirmelerinin, onlar için motivasyon kaynağı olduğuna vurgu yapan Akdeniz, "Eksikliklere odaklanmak, incitici davranışlarda bulunmak çoğu zaman motivasyonu sağlamak yerine öğrencilerin kendilerini hayatın diğer alanlarına da aktarılacak şekilde kusurlu hissetmelerini sağlayabilir. Bunun yerine az da olsa gösterilen gelişimlere odaklanmak, çocuklarının yanında olduğunu gösteren sözel ifadeler kullanmak, çocuklarımızın neye ihtiyacı olduğunu belirlemek, bu ihtiyaçları karşılamak için ufak adımlar atmak daha işlevsel sonuçlar doğurur." ifadelerini kullandı.
Karne Dönemi ile İlgili Ebeveynlerin Dikkat Etmesi Gereken Hususlar
Karne dönemi ile ilgili önemli hatırlatmalar yapan Akdeniz, "Karneleri başarısız bile gelse çocukları yargılamadan, ılımlı konuşmalarla destek olunmalıdır. Çocuklara karşı anlayışlı olmak, incitmeden dinlemek onları güçlü kılar. Önlemler alındığında karne notları düzeltilebilir ancak çocuğun kişiliğine verilecek bir zararın telafisi o kadar kolay olmayabilir. Çocukları desteklemek, onların güçlü yanlarını ortaya çıkarmak çok önemlidir." dedi. Tatilde çocukların keşfederek, spor yaparak, bilim ve sanat etkinliklerine katılarak öğrenmeleri gerektiğine değinen Akdeniz, "Tatilin, öğrencilerin dinlenmesi için verilen bir zaman dilimi olduğu unutulmamalıdır. Başarısız olunan derslerle ilgili zorlayıcı olmayan bir çalışma planı yapılabilir. Çocuklar ders çalışmayı bırakırken, -az çalışmış olsalar bile- çalışmayı mutlu bırakmasına özen gösterilmelidir. Tatilde çocukların televizyon, bilgisayar, tablet vs. ile çok fazla zaman geçirmesine izin vermeden onlarla etkileşimsel zamanlar oluşturulması gerekir.
"Çocuklar, Söyleneni Değil, Yapılanı Yapar"
Ebeveynlerin çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmesinin önemine değinen Akdeniz, "Küçük çocuklarınızla birlikte oyun oynayın, gençlerle sohbet edin, birlikte aktivitelere katılın. Çocuklarınız söylediklerinizi değil yaptıklarınızı yaptığı için birlikte kitap okuyun, hastaları ziyaret edin, yardıma ihtiyacı olanlara yardım edin. Millî, manevi, kültürel geziler planlayın. Tatil döneminde çocuğunuzun ilgi ve yeteneklerini keşfetmesine rehberlik edin." diyerek tatil dönemi için ebeveynlere birbirinden değerli tavsiyeler verdi.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.