Bugünkü yazımız Hz. Ali'nin anlattığı ve İslam tarihindeki fitne dönemini özetleyen bir hikaye ve ondan bize kalan hisseler üzerinde olacaktır.
Hz. Ali döneminde fitne çıkaran kimselere dair kendi durumunu şu hikaye ile özetler. Bir gün ormanlar kralı aslan üç heybetli öküzü yemeye karar verir. Kıssa bu ya öküzler kırmızı, beyaz ve siyah renkliymiş. Aslan kral bir gün kırmızı ve siyah öküze gider ve şöyle der:
-Bizim başımıza ne geliyorsa bu beyaz öküz yüzünden geliyor. Avcıların dikkatini çekiyor. Ben onun işine bakayım beraber yaşar gideriz. Öküzlerin ilkte akıllarına yatmayan bu fikir sonradan cazip gelir. Aslan yalnız kalan beyaz öküzü midesine indirir. İkinci de iki sıra siyah öküz dedir.
Kırmızı öküze gider:
-Benim rengimde senin rengin gibidir. Gel şu siyah öküzden kurtulalım. Kırmızı öküz anlık düşünür ve tamam der. Kırmızı öküzde aslanın midesindedir. Haliyle sıra kırmızı öküzdedir. Başına ne geleceğini bilen kırmızı öküz tamam beni de yiyeceksin ama müsaade edersen son bir iş yapacağım. Aslan mutlu bir şekilde tamam der.
Kırmızı öküz:
-Herkes bilsin ki beyaz öküz yenildiği gün ben de yenilmiştim, diye üç kez bağırır. Hz. Ali bu hikâyeyi anlatır. Ben de Osman öldürüldüğü gün bende öldürüldüm der.
Yukarıdaki hikâyeyi Türk tarihine uygularsak âcizane şu neticelere ulaştım. Sultan II. Abdülaziz intihar süsü ile öldürüldüğü beyaz öküzün ölüm günüydü. Tarihimizdeki darbelerin başlangıcı oldu. Sonra V. Murat iktidarı vardı. 93 gün devam etmiştir. Yönetim anlayışı ve masonluğu nedeniyle darbecilerin istediği "Kukla idareci" olan bu hükümdarın psikolojisi idareciliğe dayanamamıştır. Darbeciler denize düşen yılana sarılır türünden Sultan Hamid'e razı olmak zorunda kalmıştır. Meşrutiyet ilan olunmuş ama meclisteki vatandaşların çoğu yarım Türkçeleri ile "Ülke yıkılsın" türküleri çağırıca meclisimiz 33 yıllık kısa bir tatile çıkarılmıştı.
Sultan Hamid devri Siyonistler, İttihatçılar, Arap- Kürt, Arnavut, Rum, Ermeni vb. unsurların " Bağımsızlık İsterük" naraları, bilumum devlet ve millet düşmanları ile mücadele ile geçmiştir. Sultan Hamid'in 33 yıllık devri günümüz tabiriyle "Entübe hastaya oksijen desteği olmuştur." Özetle devleti ayakta tutma mücadelesidir. Makedonya'ya teröristlerle savaşsın diye gönderdiğimiz kumandanlarımız oradaki ayrılıkçı unsurlarla birlikte Sultan Hamid giderse ülke kurtulur naraları atmaya başlamışlardır. Tıpkı hikayedeki aslanın yaptığı gibi. İngilizlerin desteği ile güya(!) Sultan Hamid taraftarlarının çıkarttığı rivayet olunan 31 Mart hadisesi hiçbir etkisi olmadığı halde padişaha mal edilmiştir. Padişah aslında üç öküzün yenileceği günü görmüş doğru veya yanlış bir kadercilik ile isyanı bastırmaya gelen Hareket ordusunu ortadan kaldırabilecek iken tahttan ayrılmayı tercih etmiştir. Tahttan indirenlerin hikayesi başka yazıda inşallah. Sonra sırasıyla Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya savaşları netice Osmanlı devleti de yıkılmıştır. Aslında her şey beyaz öküz öldüğü gün başlamış ve devlet o gün yıkılmıştır. Sultan Hamid Osmanlının son büyük hükümdarı olarak iktidarını tamamlamıştır.
Hisse: Günlük hayatta taviz vermek zorunda kaldığımız şeyler günün birinde bizim sonumuz olabilir.
Rabbim hiç kimseyi dost ve sevdiklerinden taviz verme ile imtihan etmesin. Selam ve dua ile…
Mustafa AK
[email protected]
Bozkır AİHL Tarih Öğretmeni
Mustafa AK
[email protected]
Bozkır AİHL Tarih Öğretmeni
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.