13 tane şehidimiz ülkesini seven, azıcık vicdan sahibi herkesi derinden üzmüştür. İnanın, bu olay insana çok dokunmaktadır.
Bu canilerde din, iman zaten yok bunu anlıyorum da; bu coğrafyanın töresinde de savunmasız, rehin konumda olan insanları düşmanın bile olsa kalleşçe öldürme de yok!
Bu pislik yığını terör örgütü 35 yıldır masum, savunmasız insanları çoluk, çocuk, kadın, ihtiyar demeden katletti.
Ülkemiz ve insanımıza karşı yapılan saldırılarda çok şehit verdik bundan sonra da vereceğiz!
Hepsine üzülüyoruz; ancak, bazıları insanı daha fazla derinden üzmekte ve düşündürmektedir.
Mesela, Elazığ Bingöl karayolunda 33 askerimizin şehit edilmesi gibi.
Son 13 insanımızın şehit edilmesi de aynı şekilde derinden üzmüş ve düşündürmektedir.
Düşündürmektedir; çünkü, bunlar rehine olup yıllardır PKK'nın elindeydiler ve alçakça şehit edildiler.
Her ne kadar tetikçi kukla PKK olsa da 13 insanımızı diplomasi ile neden yıllardır kurtaramadığımız sorgulanmalıdır, sorgulanıyor da.
İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu tarafından bir takım girişimlerin yapıldığı açıklandı. Sayın Bakanın doğru söylediğine inanmakla birlikte niye başarılı olunamadığını merak ediyorum.
Elbette ki, hepimiz biliyoruz ki, tetikçiler PKK haydutları olsa da gerçek katil PKK'nın arkasındaki Amerika'dır.
Bu çözümsüzlüğün arkasında da ABD'nin olduğu bilinmelidir. Soruyorum size:
-ABD isteseydi PKK canileri rehin olan insanlarımızı bırakmaz mıydı?
Bırakılardı hem de derhal!
Her türlü kalleşlik ve alçaklığın arkasında Amerika bulunmaktadır. Ülkemiz ve insanımıza olan kalleşlikleri her zaman olmuş ve olmaya devam etmektedir.
Amerika'nın ülkemiz ve insanımıza yaptığı kötülük ve düşmanlıkları saymakla bitiremeyiz.
Daha önce PKK'ya 'Çekiç Güç' aracılığı ile yaptığı yardımları bugün ise PKK uzantısı PYD'ye aleni yapmaktadırlar.
Bir de utanmadan müttefiklikten bahsediyorlar!
-Alçaklar sizin nereniz müttefik?
-Aleni PKK uzantısı PYD'ye on binlerce tır ve uçak dolusu silah ve mühimmatı vermediler mi?
Akan tüm kanların arkasında başta ABD olmak üzere İsrail, İngiliz, Almanya, Rusya, Fransa ve diğer İslam düşmanları var.
İster içeriden ister dışarıdan kim, PKK ve adı ne olursa olsun ülkemizin düşmanı terör örgütlerine destek veriyorsa hepsi katil hepsi alçaktır!
12 Eylül 1980 darbesinden öncede binlerce insanımızın katili de ABD ve müttefikleridir.
Üzülüyorum; o gün bu milletin evlatları oyuna geldiler, bugünde gelmeye devam edenler var!
Bu durum apaçık ortadadır. Gelinen bu durum milli birlik ve beraberlik içinde olmamızın zaruretini tüm çıplaklığı ile ortaya koymasına rağmen lüzumsuz tartışmalar içerisindeyiz.
Kendimizi Türk, Kürt, Arap, Zaza, Çerkez, Çeçen…; Sünni, Alevi…; sağcı, solcu her ne ad altında tanımlarsak tanımlayalım bu devlet bizim devletimizdir.
Terörle mücadelede her türlü ayrılıklarımızı bir kenara bırakarak devletimize, güvenlik güçlerimize destek olmalıyız.
Bu desteğimizi emperyalist güçler olmak üzere tüm ülkemiz üzerinde hesapları olanlara gösterme zorundayız.
Ortadoğu'da yaşanan hiçbir olayı Türkiye'den bağımsız düşünemeyiz; esas hedef Türkiye'dir.
Burada esas olan ülkemiz ve bölgemiz üzerine planlanan oyunları bozma irade ve gücüne sahip olabilmektir.
Onun için kendi içimizdeki her türlü rekabetimizi, çekişmelerimizi bırakıp düşmanlarla mücadeleye odaklanmalıyız.
İnanın, birlik olma dirlik olma zamanıdır!
Olmaz olmaz demeyin; neler oluyor neler!
Türkiye sadece Türklerin değil; tüm İslam dünyasının hatta tüm insanlığın tek umududur.
Biz kabul etsek de etmesek de bu gerçeği değiştiremeyiz!
Başta iktidar mensupları olmak üzere toplumun her kesimi birlik beraberlik bilincinin oluşması ve hayata geçirilmesi için üzerine düşeni yapmalı, kısır çekişmeleri bırakmalıdır.
Açık konuşuyorum; isyanım çok büyük ama susuyorum!
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te Bozkır Haber'e abone olun.